Türkiye'nin memur portalı

çevresiyle, dış dünyayla alakasını kesip kimse ile görüşmemek, tek başına kalmak anlamlarında kullanılan deyim.

"eledim eledim höllük eledim" türküsüyle öğrendiğim ilginç Anadolu adetlerinden biri. iç Anadolu ve doğu Anadolu gibi karasal iklimin olduğu bölgelerde yaygınmış sanırım. toprağın sıcak tutan yapısından mı yoksa emici özelliğinden mi faydalanmak istedikleri bende muamma.

"varlığın yakıyor, yokluğun yok ediyor.."

deli yürek dizisinin intro müziğinde geçen tekrarlı ve anlamsız bölüm.

güzel dizi müzikleri vardı o dizide. albümünü almıştım hatırladığım kadarıyla. kuşçunun şiirlerinin olduğu bölümlerde çalan müziği ve yusuf'u kaybettim kenan ilinde şarkısının müziklerini beğenirdim.

dedesine sorar genç;

-Evlilik nasıl dede?

-İyidir evladım, karın dert ortağın olur.

-İyi de benim derdim yok ki dede!

-Evlenince o da olur oğul.

meselinden de anlaşılacağı üzere evlilik kazandırır. Ancak her zaman win-win prensibi geçerli değildir bu kazançta. Genellikle erkek kişisi pozitif kazançlar elde ederken kadının şansına hastalıklar kalabilir.

şeklinde beni düşüncelere gark eden konu...

ancak genel geçer bir durum olduğunu da düşünmüyorum, kadın yapı olarak güçlüdür-psikolojik,fizyolojik-, hasta olmaz aksine hasta eder. bakın etrafınıza uzun yaşayanlar hep kadınlardır, neden sizce..? (beyinde ışık yakan gülümseme)

kendime yazdığım komuttu üstteki son cümle, yanlış anlaşılsın istemem. bazen çapraşık ilerlemeleri mevcut maalesef.

tanım: ilk anlamsızlığında bırakılması gereken kişiler belki, misal ben...