Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

sofestai

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

2,366 entry 149 konu hiç puanı yok
13.04.2018 09:48 son işlem tarihi takip etme takip et

kırlangıç çığlığı

Ahmet Ümit'in seri katilli yeni bir başkomiser nevzat macerası.

300 bin adetlik ilk baskı sayısıyla Everest yayınlarından çıkmış. bu, okuma oranının düşük olduğu ülkemiz için hayli dikkat çekici bir rakam. ancak bana kalırsa roman daha fazlasını da satacaktır.

seri cinayet olgusu bizim toplumumuza biraz yabancı olsa da romanda aynı zamanda çocuk tacizcileri, Suriyeli göçmenler, organ mafyası gibi tanıdık sorunlarımız da var.

yazarın "vicdanını yitirmiş bir dünyadan başka nedir ki cehennem? sorusunun ardına düştüğü bu eseri de diğer kitapları gibi çok satanlar arasında yerini alacaktır.

12.04.2018 15:41
  1. bekleneni verememek

    bekleyen utansın, çok da fifi denebilecek hayal kırıklığı ihtimali.

     
  2. otel isimlerinin genellikle dandirik olması

    bana iyi ki otelim yok züğürt tesellisi ürettiren konu.

    düşününce ben de bir otelim olsaydı ne isim vereceğime karar veremedim.

    hamit tamam da grand çok özenti olmuş, ne o öyle İngiliz kemal gibi ajan mısın sen hamit? diyesim geldi.

    hem sakıncalı isimler, hamitte kaldım dese aile faciası çıkarabilir.

     
  3. arabalardaki ötv zammı

    fiyatı 40000 liranın üzerindeki motorlu taşıtların özel tüketim vergisi oranlarının motor hacmi 1600cc'yi geçmeyen araçlarda %45'ten %60 çıkması, 2000 cc olan araçlarda ise %145 olan ötv'nin %160'a çıkması.

    bunca yıldır matematik bildiğimi sanırım ben bu işten bişey anlamadım arkadaş! üreticiden çok devletin kazanması normal mi? bir araba fiyatı devlete, bir tane üreticiye...

    çok özeliz bis, en özel bizis, fazla tüketip trafik canavarlarımız artmasın diye devletimiz tüketiyo. oh yarasın!..

     
  4. sözlükte aktif yazar sayısının azlığı

    kasımda ıssız adamı oynayan sözlüğün durumunu özetleyen konu başlığı.

     
  5. çamurlu ayakkabılarla işe gelmek

    sabah doğada yürüme keyfinin tatsız finali.

    çamurlu ayakkabılarla yürüme beni bir katil psikolojine sokuyor.

    sanki Ahmet Kaya'nın "başım belada" şarkısının klibinde gönüllü figüranım.

    tabancamı helada unutmuşum, üstüm başım kan içinde ve geçtiğim her yere ayak izlerimle eşgalim çizilmekte...

    böyle manyak bir psikoloji!

    şu ıslak mendili icat edenden allah razı olsun, bi nebze kurtardı akıl sağlığımı.