Türkiye'nin memur portalı

eskiden ülkemizde trt'nin tek televizyon kanalı olduğu dönemlerde, fiş kullanımını yaygınlaştırmak için hazırlanan kamu spotunda Ayşegül Atik'in kullandığı replik.

bir evde iki kız kardeşin olmasının aile için ne kadar zorlu olacağını gösterir ifade.

genelde kızların anlaşması daha güçtür, sürekli kavga eder, kıskançlıklar yaşayabilirler. büyüğe ne alınıyorsa küçük de ister, sürekli bir rekabet ve didişme havası olabilir.

çuvaldız büyük iğne olup kalın şeyleri dikmede kullanılırken, biz ise katı bir şeyi dikerken iğne geçirecek yeri delmek için kullanılan, çelikten yapılmış sivri uçlu araç.

işte biri çuvaldız biri biz durumu derken; biri deler diğeri diker aşınan ve yıpranan ailenin diğer fertleri olur kastı var.

tabi bu deyimin anlamı, gerçekte kızlar çocukken çok kavga etse de büyüdüğünde birbirine destek olmada ve sahip çıkmada erkeklerden daha hassas olurlar.

hamileliğin özellikle ilk üç ayında bulantı ile birlikte görülebilen rahatsızlık. genelde sabahları açken daha çok yaşanır.

dinin magazinel boyutu.

kız almak şeklinde bir deyimin olması dahi, kadınlar ve evlenme konularında nasıl bir toplumsal zihniyete sahip olduğumuzun göstergesi.

bu konu ise dile gelince ayıp ancak çoğu erkeğin belki aklından geçen cümlenin ifadesidir.

bir kız alınıp satılır bir meta, evlilik dediğin de mal kabul anlaşması zaten. evlenirken piyasa araştırması iyi yapılıp kar marjı iyi bir alışveriş yapılmalıdır.

önce insaf ve izan... sonra da bu zihniyetteki insanlara kız evlat dilerim. çünkü davul yakından farklı tınılayabilir.