Türkiye'nin memur portalı

bilge kagan'ın kardeşi için diktirdiği kül tigin anıtından bir kesit.

kül tigin yok erser, kop ölteçi ertigiz. inim kül tigin kergek boldı. özüm sakındım. körür közüm körmez teg, bilir biligim bilmez teg boldı. özüm sakındım. öd tengri yaşar. kişi oğlı kopölgeli törümiş.

-

kül tigin olmasa hep ölecektiniz. küçük kardeşim kül tigin vefat etti. kendim düşünceye daldım. görür gözüm görmez gibi, bilir aklım bilmez gibi oldu. kendim düşünceye daldım. zamanı tanrı yaşar. insan oğlu hep ölmek için türemiş.

-

buradaki hitabete, kelimelerin kullanılış şekline bakıldığında, türklerin yazıyı çok daha önce kullandıkları belli oluyor. zira burada kullanılan dil şekil ve içerik bakımından epeyce bir dönemden geçmiş ve bu hale yani bu edebi zemine oturmuş gibi.

türk mitolojisine göre,

henüz mevsimin kış olmasına rağmen, tatlı bi o kadar da meraklı keçinin teki bahar havasına girip tepedeki otları yemeye gider. mart ayı da buna çok içerler. ben baharın müjdecisiyim, henüz kış devam ederken bu keçinin yaptığı iş mi diyerek, şubat ayından yalvar yakar iki gün borç ister. keçiye bu saygısızlığının bedelini ödetmeyi kafaya koymuştur. şubat önce biraz naz etse de nihayet razı olur ve 2 gün borç verir mart ayına. aldığı o iki günle fırtına çıkarır mart ayı ve bizim tatlı bi o kadar meraklı keçimiz donarak ölür. gel gelelim mart ayı aldığı günleri vermeyi unutur, böylece şubat 28 kalır ve martın ilk 2/3 günü çok soğuk ve sert geçer.

18. yüzyıl osmanlı devlet adamı ve şair.

devrinin büyük devlet adamlarından ve bilge şahsiyetlerinden biridir ragıp paşa. az şiir yazan fakat öz yazan bir şairdir. şiirlerindeki birçok dize, şiirin aslından daha meşhur olmuş, atasözüne dönmüştür. en bilineni, '' şeca'at arz ederken merd-i kıbti sirkatin söyler '' dizesidir.

ne zabt-ı hakim-i aklı ne hükm-i zabit-i şer'i

cünün iklimini seyr eyleyenler rahatın söyler

-

miyan-ı güft ü güda bed-meniş iham eder kubhun

şeca'at arz ederken merd-i kıbti sirkatin söyler

-

mehmet akif ersoy

bana sor sevgili kâri, sana ben söyleyeyim,

ne hüviyyette şu karşında duran eşârım:

bir yığın söz ki, samîmiyyeti ancak hüneri;

ne tasannu bilirim, çünkü ne sanatkârım.

-

şir için '' gözyaşı '' derler; onu bilmem, yalnız,

aczimin giryesidir bence bütün âsârım!

ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem;

dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım!

hem edebiyat hem de tarih mezunu olunca, tarihi bilgileri edebiyat ile harmanlıyorum editörüm:) beğenmenize sevindim.