Türkiye'nin memur portalı

evlerden ırak dedirten bir hastalıktır kendileri.

ne iğne, ne ilaç, ne de kocakarı ilaçları....

henüz bu hastalığa çare bulunamamıştır.

kronik düzeyde yaşayanlardan ise hemen uzaklaşılmalıdır çünkü sağlam bünyede derin hasar açma çabasına sahiptirler

Kimseye el avuç açmadan, borçlu kalmadan ve en önemlisi de kimsenin hakkını yemeden, kendi emeğim ve alınterim ile başarmak istediğim bu yıl ki hedefimdir.

Allah emek ve umutları heba etmez...

yaşanan beldenin özellikle yerlileri ve yaşlıları tarafından oldukça iyi bilinen, hatta bu şekilde tanınan kişilere yakıştırılmış olan lakaplar ve hikayelerini anlatmayı amaçladığım konudur.

zaman zaman söylemlerden kaynaklanan söyleyiş bozuklukları da olmuştur bir çoğunda.

ilk örneğini ben yazayım;

tayyareciler: o şehirde o zamanki adı ile tayyare cemiyetinin açılmasına vesile olan ve uzun yıllar başkanlığını yapan kişinin artık "tayyareciler" lakabı ile tanınır. Sonraki kuşaklarda kendilerini tayyarecilerin oğlu/ kızı, orunu şeklinde tanıtabilir.

Önemli Not: sadece lakap yazarak hikayesi konusunda bizleri merakta bırakmayın lütfen değerli yazar arkadaşlarım. zira lakaplar kadar hikayeleri de ilginç.

herkesi gibi olandır.

spoiler

merakla aradım buldum ama tanıtım amaçlıymış, mankenlik yapmış ama yakışmış dedirten haberdir.