Türkiye'nin memur portalı

çayı ucuz fiyata 50 kuruşa aynı kişiye 4-5 defa satıp üstüne yorulmaktansa çayı 3-5 teleye bir kişiye bir defa satıp adamı yolma derdinde olan işletmedir. daha elit görünür ancak çayı uzun süre yeniden demlenmediği için taze değildir. o nedenle kafede falan çay içmem, maden suyu filan tercih ederim. çay içeceksem kahvehaneye ya da çay ocağına giderim içerim taze çayımı mis gibi.

profesyonel anlamda spor yapan kişilerin (eşek yükü yerine aşırı miktarda yemek diyelim)zaten uygulaması gereken yöntemdir.

mesela geçen günlerde gündemde olan floyt mayweather adlı Amerikalı boksörün bir öğünü yaklaşık 1500 dolar civarındaymış. ayrıca meşhur yüzücü micheal phelps de günlük 12 bin kalorilik gıda tüketmekteymiş, normal bir insan için 1500-2000 kalori yeter de artar bile.

işin aslı, çok yemek değil yediğini eritebilmektir mühim olan yeğen.

zaten kesinlikle ayık kafayla yapılacak bir hareket olmadığını düşündüğüm, içkinin insanı düşürebildiği sefil hallere örnek olacak davranış.

malcolm x'in hayatını anlatan filmde de malcolm daha imana gelmemişken saçlarını kıvırcık görünmekten bir süre de olsa kurtaran bir yöntem kullanıyor. bu yöntemde saçlar aşırı ısıtılıp yumuşayınca bir süre düzgün görünüyor, ancak belli bir süre sonra soğuk suyla yıkanmazsa saç derisinin bile yanması mümkün. yine kullandığı bir gün sular kesik ve üstüne polis baskını da olunca kafasını klozete sokuyor. o anda içeri giren polis:

-hey zenci çıkar kafanı o xok çukurundan diyor.

bir çok defa şahit olduğum yurdum insanına ait komik bir hadisedir.

mesela falan ülkeden gelmiş turist bir eleman adres filan soruyor olsun. bir de bakıyorsun bu adresi müthiş yabancı diliyle tarif eden vatandaşımız adama avazı çıktığı kadar bağırarak bu işi yapmaya çalışıyor. güzel kardeşim, bu turist sağır değil sadece senin dilini bilmiyor o kadar. çok bağırınca anlayacağını sanma.

yukarıda ilk entryde belirttiğim klasik cevabı alma riskinden ötürü bir çok insanın daha küçük yaşlardan itibaren girişimcilik ruhunu öldüren sorudur.