Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
science63Bu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
dönem dönem kendini reformist olarak adlandıran din düşünürleri ya da milliyetçi, ulusalcı veya ırkçı düşünce biçimine sahip kişilerce gündeme getirilen husus.
bu meseleyi etnik sebeplerden dolayı savunun kişilerin % 90'dan fazlasının ise aslında islam adına ibadetle alakalarının da olmadığını belirtmek gerek. hem ibadet etmez hem de anadilde ibadet diye diretir büyük kısmı.
öncelikle ibadet kavramının namazı da içeren geniş bir yelpaze olduğunu söyleyelim. yani namaz bir ibadettir ancak her ibadete namaz diyemeyiz. mesele inanan biri helalinden yer içerse de ibadet yani kulluk etmiş olur ancak biz bu kişiye namaz kıldı demeyiz! ve de istediği dilde dua da edebilir, bu da ibadettir ancak burada da namaz kıldı diyemeyiz. peki arapça'dan başka bir dilde namaz olur mu?
bu meseleye geleneksel din anlayışından bakmak gerekir. çünkü bu sayede kendi dilimizde de namaz kılabiliriz düşüncesinde olan kişilerin hangisine sorsanız zaten ehli sünnet müslüman olduğunu (yani hanbeli, maliki, şafii ve türkiye olduğu için en çok da hanefi mezhebi) belirteceklerinden dolayı bu düşüncelerinden samimi olup olmadıklarını tespit etmiş olacağız. konuyu çok uzatmadan hemen söyleyelim ki bu dört mezhebin imamları içerisinde sadece ebu hanife namazda fatiha suresini (sadece fatiha suresini!) başka bir dilde okumaya cevaz vermiştir, ancak arapçaya dilleri dönünceye kadar! yani bu sureyi arapça orijinalinden okuyabilinceye kadar izin vermiştir, sonrasında yine arapça okunmalıdır demektedir. hatta sonraları bu görüşünden bile vazgeçerek kişinin arapça dışında herhangi bir dilde fatiha suresini okuyamayacağını belirttiği yönünde de bazı iddialar mevcuttur. yani bu mezheplerin kurucuları olan alimler kısaca 'arapça dışında olmaz' kardeşim demişler.
olaya arapça ile diğer dilleri kıyaslama konusuna girmeye gerek yok. en basitinden bismillahirrahmanirrahim ifadesini türkçe söyleyeyim deyince rahman ve rahim olan allah'ın adıyla diyorsun. ne fark etti? yine aynı kelimeleri (isim, rahman, rahim) kullanmış oldun çünkü bu ve bunlar gibi yüzlerce belki binlerce kavramın dengini kendi dillerimizde bulamıyoruz.
son olarak şunu da eklemek isterim. anadilde ibadet isteyen tipler neden bazıları da anadil hakkı isteyince hemen 'olmaz! katiyen olamaz!' diyorlar anlamak güç. samimiyetsizlikten olabilir diye düşünüyorum!
yurdumuzda bir çok kişide ve yerde gördüğüm davranış biçimi.
hesap makinesi, saat, telefon gibi küçük aletler ve koltuk, masa gibi büyük eşyalar satın alındıktan sonra bir süre naylon kılıfı ile birlikte kullanılır. amaç aman hasar görmesin, çizilmesin olmalıdır. özellikle de saat camı üzerindeki küçük naylon koruma kendiliğinden düşünceye kadar çıkarılmaz.
antika bir tarzdır.
1. | yaralı-bir-öykü | |
2. | tesel-ya | |
3. | recidivist | |
4. | ramazanguler | |
5. | Morningrise7 | |
6. | med-czr | |
7. | Martı İkaros | |
8. | Manager72 | |
9. | İnsallahmemurum | |
10. | ffuzuli | |
11. | cilginturk71 | |
12. | adafvea |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |