Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
testosteronnBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Yoğurt çorbası türevi
Köylü çorbasıdır bu, kentli insanın bunu yediğini pişirdiğini hatta çoğu zaman bildiğini görmedim
Kentli insanın görgüsü, bilgisi belki de tercihi yayla çorbası yönünde
Peynir ve yoğurt sütü sindiren bakterilerin koloni oluşturmasıdır.
İlgili bakteriler uygun sıcaklıkta sütü bir yandan sindirirken bir yandan da çılgınlar gibi ürerler.ilgili bakteriler için optimum fizyoloji sıcaklıkları olan 37 38 derecelerde(memeli vücut ısı seviyeleri) en fazla üreme hızına ulaşırlar ayrıca metabolizmaları da en verimli şekilde çalışır.bu yüzdendir ki 38-40 derecede sütleri yoğurda veya peynire mayalamak en kaliteli yoğurt veya peynirin üretilmesini sağlar.
İlgili bakteriler sütün daha ziyade proteinli kısmını sindirdiği için sütün proteinli kısmı peynir altı suyunda kalırken kalsiyumlu kısmı peynirde kalır.
Ekonomik değere sahip bu artığı evsel kullanıma kazandırmanın en pratik yolu hamur işlerinde kullanmaktır.
Bütüncül bir metni okurken gerçekleşebilecek bir durum.
Arasında kaybolunacak satırlar yok ise her entryde sanki yeni bir görüşü ifade eden cümlelere başlıyoruz ama iki cümle sonra o görüş de son buluyor sonra yine bir yeni entry geliyor ise mümkün olması rasyonalileteden uzak gibi duruyor
Anladın sen onu
Biraz sakinlik canım benim, öpüyorum heyecanından
Evrenin girift yapısının fizikten, matematikten hülasa yalnızca pozitif bilimden ibaret olmadığını idrak edememekten daha aptalca olmayan şeydir.
Farklı disiplinlerden, farklı inanışlardan, farklı zihniyetlerden gelebilecek veri ve bilgi akışına reddiye yargısıyla yaklaşılmazken metafizik ya da kuantum fiziğiyle ilintili herhangi bir konuya reddiye önyargıyla yaklaşılabiliyor.
'Ben astrolojiyo inanmıyorum yeaaaa' diyen birine tarihi kayıtlarda yer alan, Hz Muhammed'e yapılan kördüğüm büyüsünden bahsedersek onu ikna etme olasılığımız gayet yüksek, ya da ona kuantum fiziğinden tutarlı veriler ve ispatlar sunarsak(hiç anlamam, yalnızca kuantum fiziğini reddetmenin hadsizlik olacağının idrakinde olacak kadar bu bilime vakıfım) o kişiyi ikna etme olasılığımız yine yüksek.
Bu kişileri ikna etmek bize mi düştü derseniz, elbette hayır, herkes kendi hayatını yaşar.sen dünya benim gördüğümden ibaret kibrine kapıldıysan kimin umrunda, ema benena.
İnsan acizliğinin farkındalığını terkederse hayvanlaşıyor.
Evren, koca bir devran.
Sen onun içinde belki bizim gözle gördüğümüz bir nokta kadar bile yer işgal etmiyorsun.kendine gelip gelmemek, farkına varıp varmamak sana kalmış.
Astrologlara, ruhbanlara vs bu tip mistik konularda uzman olduğunu iddia eden kişilere kızıp mistik konuları reddetmek ayrı saçmalık, onu da belirtmek istedim son solukta.
Bugün hemen hepimizin mahkum olduğu durum gibi görünüyor
Hayat ne dünü ne de yarını ifade etmiyor, hayat bugünden hatta bu andan ibaret.geçen geçmişte kalıyor, yarının ne getireceğini ise kimse bilmiyor.ancak bizler ya geçmişin pişmanlıkları ya da geleceğin kaygılarında yaşıyoruz
İşte bu yaşayamamanın kendisi
Sonsuz olasılık kombinasyonundan yaşanacak herhangi bir ihtimal için kaygılanmak ya da yaşanıp bitmiş ve değiştirilemez durumlar için pişmanlıklar yaşamak rasyoniliteden pek uzak gibi duruyor.
Dün dünde kaldı cancağazım diye başlıyor ya hani bir veciz
Yaşamak an'ı yaşamak an'dan razı olmak olmalı.
1. | semraa-91 | |
2. | alonestyle |
Takip edilen yazar yok. |
ben toplumda(kitlede) büyük bir uyanış olduğunu düşünüyorum.kitle çok hızlı şekilde bilinçleniyor, çok çok hızlı.bilinçlenme beraberinde anlam arayışını getiriyor.
kitleyi manipüle edenlerin(siyasetçiler, din tüccarları, dev şirketler, bilimin tiranları vs)toplumsal dönüşümün farkında olmaması mümkün değil.saçma sapan diziler ve siyasi propaganda programları yerine kitlenin beklentilerini karşılayacak yayın çalışmaları yapılacaktır.kitle kandırıldığını kendisiyle oyuncak gibi oynandığını farketmeye başladı, yeniden ikna edilmeye ihtiyacı var.
evliliklerin, ailelerin, devletlerin, cemaatlerin, milliyetlerin hatta belki cinsiyetler gibi tüm birleştirici değerlerin tuzla buz gibi dağılacağı bir döneme doğru gidiyoruz.fikir dünyalarında bunlar zaten çok daha hızlı şekilde yıkılmaya başladı ama bu yıkım fiilen de gerçekleşecek.kitle anlam arayışı içinde ve aradığı anlamı karşılayamıyor; ne devletle, ne dinle, ne tiranların bilimiyle...devlet eleştirisine, din eleştirisine, bilim eleştirisine girmeyeceğim ama rahatlıkla rezillik her birinin paçasından akıyor diyebiliriz.oyun kuruculardan bazıları ağır çuvallayacak.mesela din tüccarları, mesela siyasiler, mesela kitle yönetimi hakkında deneyimi olmayan yeni yetme şirketler...
baykar işçilerine 20 maaş ikramiye vermiş.devleti topyekün kontrol eden bir teşkilatın bütün verilerinin ve analizlerinin aktığı damadın şirketinin yaptığı bu çıkış tesadüf olabilir mi?bunlar çuvallamadan süreci atlatabilir miyiz umudunun sonucu.
mantar gibi türeyen cübbeli sarıklı tipler var ya hani.işte onlar cemaatlerin çuvallamadan süreci atlatmaya çalışırken yaptıkları şeylerin sonucu.samimi şekilde dine dönüş falan olmadığı ortada.
son yıllarda telaşlılık hali giderek artıyor.kitlenin kontrolünü ele almak için pandemi gibi enteresan girişimlerde bile bulunuldu ama taşlar yerine bir türlü oturmuyor.internet ve bilişim çağında kitlenin kıpırdanmalarını bir türlü durduramıyorlar.
apayrı bir kenarda yapay zekaları geliştiren şirketlerin, sonunun nereye gideceğini tam olarak kestiremiyor olmalarına rağmen son hızda yapay zeka çalışmaları var.mesela şu anda bir şirket kendi kendini toplumun yararı hususunda kusursuz şekilde geliştirebilen bir yapay zeka yapmış olsa, bu yapay zeka tüm dünyanın idaresini internete bağlandığı anda ele geçirirdi.yapay zeka konusunu bu kadar futuristik değil de biraz daha rasyonel şekilde değerlendirsek, yapay zekanın tüm sosyal dengeleri değiştireceğine dair konuşmaya gerek bile yok.ablamlar yahu, yazları türkiye'ye uçakla gelir araba kiralarlar, önce bize sonra eniştemler tarafa gidip orada kalırlardı.bu sene seyahati yapay zekaya planlatmışlar, önce o tarafa sonra da tatili kapatmak için bu tarafa geliyorlar, yurtiçindeki ulaşımı da toplu taşımayla yapacaklar.böyle buyurmuş yapay zeka, buyruğunu da detaylı bir analize dayandırmış.değişimin ve dönüşümün ne denli hızlı ve büyük olduğunu anlayamıyoruz bile.
daha önce içinde bulunduğumuz dönemi çağ değişimi gibi bir şeyler olarak yorumluyordum ama fikrim son zamnlarda değişmeye başladı.biz insanlığın en büyük dönüm noktalarından birini yaşıyoruz.
Japon kültürü detaylarına hakim değilim ama
Köprünün halatı koptu diye sorumlu mühendisin intihar etmesiyle, bizde yıllarca kpss sorularını çalanlar geldi gözümün önüne gelince böyle bi kıyas yaptım.
Samuraylar iyidir yahu, yamuk yapmazlar.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |