Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
testosteronnBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Güce ve paraya tapanların dini
Tüm dinlerin siyasallaşması gibi son semavi din olan islamın da genel hatlarıyla siyasallaşarak dönüştüğü hal
imf resmi twitter adresinde hakkında anket açılan finans aracı.
imf kripto paraların gerçekten para olduğunu düşünüyor musunuz diye anket açmış.
tabi katılım global düzeyde ve sonuç şimdilik %90lar civarında "evet gerçekten paradır" şeklinde.
imf bilmediği bir şeyi mi öğrenmeye çalışıyor, yoksa kendisinin bildiği gerçeği başka kaç kişinin bildiğini anlamaya mı çalışıyor?
küresel sermaye elitleri bir umut kripto paralardan, blockcahinden nasıl kurtulacağını araştırsa da sonuç değişmeyecek.
kripto paralar merkeziyetsiz paralar olarak tüm dünyada kullanılacak.
ankety linkini de bırakayım, oylamak isteyenler için...
https://twitter.com/IMFNews/status/1349763276465385478?s=20
kurmayı planladığım çiftlikte bir sığınak ve cephanelik bölümü oluşturarak gerçekleştireceğim eylem.
western, teksasvari, wild life effect gibi algılanıyor olabilir ama kullanmak zorunda kalabiliriz.
covidde ağzı maskeli zombilere dönüşen yığınlar küçük bir trend kaymasıyla yüzü maskeli gangsterlere de dönüşebilir. saklanma fenomeni sokağa çıkıp yağma yapma fenomenine dönüşebilir, gerçekleşmesi ise an meselesi, toplum buna o kadar müsait ki.
robotlar
yapay zekalar
insanlar(ali koç'u bile kaygılandıran bu hayat bize ne yapmaz ki?)
küresel ısınma
kıtlık
çıkarımlar yukarıda paylaştığım şeyler değil.yukarıdakiler gerçekleşen ya da gerçekleşmekte olanlar. ne türlü felaketlerin yaşanacağı az çok ortada. çıkarımlar kısmı hayal gücünüze kalmış.
şahsen beklediğim en kötü şey insan nüfusunun azalması ve bu esnada yaşanacak travmalar. açlık, kıtlık, salgın hastalıklar(covid gibi osuruktan değil gerçekten salgın), yağmalar, güvenlik riskleri.
daha çok bilmek, daha çok öğrenmek için üniversite okuyan, hatta sadece üniversite değil akademik eğitim sistemine dahil edilen bir birey tanımıyorum desem yeridir.
eğitim hayatımız ailelerimizin yönlendirmesiyle başlıyor.
kent insanı çocuğu fabrika işçisi olmasın, iyi tahsil görsün, üniversite mezunu olsun ve bir kariyer mesleği edinsin istiyor.
köy insanı çocuğu çamurun, toprağın içinde rezillik çekmesin, köye memur amir akrabalar gelince boynunu bükmesin, okusun meslek sahibi olsun şehir insanı gibi olsun istiyor.
böyle istediler, hepsi... ah o ailelerimiz ne çileler çektiler, sırf diploma sahibi olabilelim diye, ne hayallerle yıllarca emek harcadılar.
sonra ne oldu? bütün aile işsizlik travmasıyla yüzleşti. en çok da elinde diplomasıyla sap gibi kalan kişi yaşadı travmayı. hayaller zaten suya düştü. hayata tutunma derdi başladı.
birçok üniversiteli iş bulma dertleriyle boğuşuyor. kimisi boğulup gidiyor; kimisi akıntıya kendini koyuveriyor; kimisi de güç bela karşı kıyıya bir şekilde kendini atabiliyor. amansız mücadelelerle kendi mesleğini icra etme şansı yakalıyor.
onca emeğe onca zahmete değiyor mu? elbette hayır.
1. | semraa-91 | |
2. | alonestyle |
Takip edilen yazar yok. |
ben toplumda(kitlede) büyük bir uyanış olduğunu düşünüyorum.kitle çok hızlı şekilde bilinçleniyor, çok çok hızlı.bilinçlenme beraberinde anlam arayışını getiriyor.
kitleyi manipüle edenlerin(siyasetçiler, din tüccarları, dev şirketler, bilimin tiranları vs)toplumsal dönüşümün farkında olmaması mümkün değil.saçma sapan diziler ve siyasi propaganda programları yerine kitlenin beklentilerini karşılayacak yayın çalışmaları yapılacaktır.kitle kandırıldığını kendisiyle oyuncak gibi oynandığını farketmeye başladı, yeniden ikna edilmeye ihtiyacı var.
evliliklerin, ailelerin, devletlerin, cemaatlerin, milliyetlerin hatta belki cinsiyetler gibi tüm birleştirici değerlerin tuzla buz gibi dağılacağı bir döneme doğru gidiyoruz.fikir dünyalarında bunlar zaten çok daha hızlı şekilde yıkılmaya başladı ama bu yıkım fiilen de gerçekleşecek.kitle anlam arayışı içinde ve aradığı anlamı karşılayamıyor; ne devletle, ne dinle, ne tiranların bilimiyle...devlet eleştirisine, din eleştirisine, bilim eleştirisine girmeyeceğim ama rahatlıkla rezillik her birinin paçasından akıyor diyebiliriz.oyun kuruculardan bazıları ağır çuvallayacak.mesela din tüccarları, mesela siyasiler, mesela kitle yönetimi hakkında deneyimi olmayan yeni yetme şirketler...
baykar işçilerine 20 maaş ikramiye vermiş.devleti topyekün kontrol eden bir teşkilatın bütün verilerinin ve analizlerinin aktığı damadın şirketinin yaptığı bu çıkış tesadüf olabilir mi?bunlar çuvallamadan süreci atlatabilir miyiz umudunun sonucu.
mantar gibi türeyen cübbeli sarıklı tipler var ya hani.işte onlar cemaatlerin çuvallamadan süreci atlatmaya çalışırken yaptıkları şeylerin sonucu.samimi şekilde dine dönüş falan olmadığı ortada.
son yıllarda telaşlılık hali giderek artıyor.kitlenin kontrolünü ele almak için pandemi gibi enteresan girişimlerde bile bulunuldu ama taşlar yerine bir türlü oturmuyor.internet ve bilişim çağında kitlenin kıpırdanmalarını bir türlü durduramıyorlar.
apayrı bir kenarda yapay zekaları geliştiren şirketlerin, sonunun nereye gideceğini tam olarak kestiremiyor olmalarına rağmen son hızda yapay zeka çalışmaları var.mesela şu anda bir şirket kendi kendini toplumun yararı hususunda kusursuz şekilde geliştirebilen bir yapay zeka yapmış olsa, bu yapay zeka tüm dünyanın idaresini internete bağlandığı anda ele geçirirdi.yapay zeka konusunu bu kadar futuristik değil de biraz daha rasyonel şekilde değerlendirsek, yapay zekanın tüm sosyal dengeleri değiştireceğine dair konuşmaya gerek bile yok.ablamlar yahu, yazları türkiye'ye uçakla gelir araba kiralarlar, önce bize sonra eniştemler tarafa gidip orada kalırlardı.bu sene seyahati yapay zekaya planlatmışlar, önce o tarafa sonra da tatili kapatmak için bu tarafa geliyorlar, yurtiçindeki ulaşımı da toplu taşımayla yapacaklar.böyle buyurmuş yapay zeka, buyruğunu da detaylı bir analize dayandırmış.değişimin ve dönüşümün ne denli hızlı ve büyük olduğunu anlayamıyoruz bile.
daha önce içinde bulunduğumuz dönemi çağ değişimi gibi bir şeyler olarak yorumluyordum ama fikrim son zamnlarda değişmeye başladı.biz insanlığın en büyük dönüm noktalarından birini yaşıyoruz.
Japon kültürü detaylarına hakim değilim ama
Köprünün halatı koptu diye sorumlu mühendisin intihar etmesiyle, bizde yıllarca kpss sorularını çalanlar geldi gözümün önüne gelince böyle bi kıyas yaptım.
Samuraylar iyidir yahu, yamuk yapmazlar.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |