Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
testosteronnBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Merkez bankasının yeni başkanı, sermaye elitlerinin destekçisi olan naci ağbal'ın açıklamalarına konu olan dijital para teknolojisi
kripto paraların ya da blockchain teknolojisinin ne olduğuyla ilgili çalışmalarımız sonuçlandı ve bunun para olduğunu kendimize kanıtladık. bu durumda merkez bankası olarak kendi kripto paramızı üretmek için çalışmalara başladık diyor.
bu açıklamayı yapan bir iş adamı, bir yatırımcı, bir teknoloji hayalperesti falan değil, bir merkez bankası başkanı. devlet-sermaye ilişkisinin en önemli sembolü.
blockchain teknolojisiyle üretilen sanal para. Blockchain çözülmesi mümkün olmayan ancak tüm kullanıcıların beraber şekilde kaydını tutabildiği dijital şifreler bütünü olarak tanımlanabilir.
yakında çok ilgi görecek, hatta mevcut kripto paralardan biri ya da sıfırdan üretilen bir tanesinin rezerv para birimi haline gelecek.
paranın özellikleri aşağıdaki gibidir:
taşınabilirlik
dayanıklılık
bölünebilirlik
homojenlik
standart olma
genel kabul görme
taklit edilememe
zaman içinde değerini koruyabilme...
kripto paralar genel kabul görme özelliği dışında tüm özellikleri ile mevcut fiziki paralardan, hatta altın gümüş gibi değerli metallerden bile çok daha iyi şekilde para özelliği göstermektedir.
genel kabul görme özelliğindeki eksikliği ise mevcut finansal sistemi tamamen ortadan kaldırıp yeni bir finansal sistem getireceği için dev sermayedarlar tarafından reddedilmesinden kaynaklanmaktadır.
ancak son zamanlarda ardı arkasına gelen açıklamalar kripto paraların ulusal değil küresel para birimleri olacağını gösteriyor.
Mesleğiyle alakasız da olsa bir iş bulana kadar intihar falan etmediyse yaşadığı hayata tutunmaya çalışan kişidir
Bazıları hayata tutunamaz, bazıları tutunur ama kendinden geçer. O kişiler bizleriz, sadece bazılarımız biraz daha şanslı ya da başarılı
ne zaman başlayacağını merak ettiğim isyanlardır
iran, fransa, yunanistan, şili, arjantin, brezilya ve hemen dünyanın birçok ülkesinde ekonomik zorluklar nedeniyle patlama noktasında olan halkın zamlara, ek vergilere karşı ayaklanmaları gibi ayaklanmaların yaklaştığını hissediyorum.
mesela geçen sene bu zamanlar petrole %15 gibi bir zam yapılmıştı.tüm iran ekonomisi büyük ölçüde petrole bağlı olduğu için ortalama her şeye aynı oranda zam demek olduğu için halk ayaklanmış, isyanlar günlerce devam etmişti. ona keza yine bir çok ülkede bu gibi durumlara karşı isyanlar var.
sadece ekonomik kaynaklı olarak değil kısıtlama, baskı, ırkçılık gibi sebeplerle oluşan sosyal patlamalardan dolayı da isyanlar çıkıyor.işte abd aylarca george floyd isyanları devam etti.
bizim ülkemizdeyse ne bir şikayet ne bir hak arama emaresi görünmüyor. bir şeyi kırk kez söylersen olurmuş ya bizim insanlar insanlığını unuttu harbiden koyun mu oldu?
geçenlerde bazı şeyleri kontrol etmek için online alışveriş siparişlerini kontrol etmem gerekti, iki yıl önceki sipariş kayıtlarını kontrol ettim. temizlik maddesi veya temel gıda'ya varana kadar her şeye en az %100 zam gelmiş, elektroniği falan hiç saymıyorum.
daha yeni süt ürünlerine %25-30 zam geldi, marketlerde pazarlarda iki parça ürüne 100 tl veriyoruz.bunların insanları rahatsız etmemesi çok acayip, etraftakilere bakınca deliriyor muyum acaba diye sorguluyorum.
hangisinin hangi sırada seçileceği partiye ödediği para ile belirlenen, direkt olarak kendilerine değil partilerine oy attığımız kişilerin bizi temsil ettiğini iddia etmelerine rağmen gerçekte öyle olmaması durumu
zaten teknolojinin bu kadar ilerlediği bu çağda milletvekillerine ne gerek kalmadı
halk kendi taleplerini de kendi referandumlarını da organize edebilir. online referandumlara herkes katılarak direkt kendi şahsını temsil edebilir. peki bu siyasi zapturapta neden mahkumuz?
siyasiler halkları korumak için vardır diyebilecek tek kişi yok. yandaş, candaş, muhalif, marjinal, bölücü, vatan haini, vatan sevdalısı, ülkücü, komünist vs hangi ideolojiye hangi gruba mensup olursa olsun 'siyasiler halkların menfaatlerini korumak için vardır' diyebilecek tek bir kişi yok.
siyasilerin halkları temsil etmediği konusunda kısa bir tartışma ile tüm ülke ortak paydada buluşacaktır. peki bu vekiller bizleri temsil etmiyor, bizim haklarımızı savunmak için siyaset yapmıyorsa, kimleri temsil edip kimler için siyaset yapıyorlar?
zulmedenler kadar zulme boyun eğenler zulme direnmek yerine zulmü kabullenenler de suçlu tabi.
1. | semraa-91 | |
2. | alonestyle |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |