Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
testosteronnBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Piyasada uzun süredir tereyağı diye yediğimiz şeyler tereyağı değil
Halis muhlis tereyağı %100 süt yağından oluşur.
Benim tereyağı diye satılan ambalajlı ürünlerin içeriğinde en son hatırladığım ibare %82den yukarı değil.
Türk gıda kodeksi vs vs vs gibi gıda denetimiyle ilgili yönetmelikler var, biliyorsunuzdur.bu yönetmeliklere göre çoğunlukla herhangi bir gıdanın %100 saf olarak paketlenmemesi halinde de ambalajında o isim yer alabiliyor.
Şu anda tamamen farazi şekilde sallıyorum, bir sucuğun etiketinde dana sucuğu ibaresi yer alabilmesi için içerisinde %51 veya yönetmelikte belirtilen oran ne ise işte, dana eti yer alması yeterli oluyor, sucuğun kalan kısmını sakatat tavuk derisi vs gibi istediğin ucuz malzemeyle doldurabiliyorsun.
Mesela süt;
Süt nedir?süt memeli canlıların memesinden salgıladığı salgının adıdır.ülkemizdeki sığır sütünün ortalama yağ oranı %5lere yakındır ama Türkiye'de %3.2'den yüksek yağa sahip ambalajlı süt yok.hele son zamanlarda oran iyice düştü %2den yukarı ibare gözüme çarpmıyor.
Ya da mesela peynir diye bir şey satıyorlar bize.yahu peynir denilen ürünün üretim maliyeti zaten bugün 150 tl civarı ama markette 100 liraya peynir satılıyor, içine ne katıyorlarsa tadı da baya iyi.
Markette ambalajlı ürünlerin kalitesi zaten düşüktü de pandemi sonrası yaşanan enflasyonist dönemde iyice düştü.
Kelimenin bir kesime veya toplumun tamamına ne ifade ettiğinden ziyade hakikatte neyi ifade ettiğidir.
Sözcük-kelime günlük dildeki anlam
Terim meslek grubundaki, jargondaki veya belli bir kesim arasındaki anlam
Kavram ise hakikatteki anlam
neden ve nasıl sorularına cevap arayarak ömrünü geçiren cumhuriyet tarihinin 'bence' en yetkin düşünce adamlarından.
bilginin ve bilincin katmanlarındaki seviyesinin özgüveniyle aktardığı konuları, konuyu eğip büğmeden, manipüle ve skandalize etmeden aktarır. direkt olarak sahip olduğu edinimleri aktarmaya çalışır.hoş böyle bir kaygısı da yoktur, onu bulunduğu noktaya getiren şey başkalarına anlatma kaygısı değil, neler olup bittiğini anlama kaygısıdır.
arık bir şeyleri anladığını düşünüyor olmalı ki çekildiği inzivalardan çıkıp hayatta kalmaya yönelmiş aynı zamanda da anlatmaya başlamıştır.
Ruh, varlığı konusunda hem dini otoritelerin, hem pozitif bilim otoritelerin ortak noktada buluşamadığı bir kavram.
Yalnızca dini otoritelerin değerlendirmelerine bakınca bile varlığı konusunda veya herkese aynı şeyi ifade ediyor olması konusunda bir konsensus kurulabilmiş değil.
ruh ve bedenin ilişkisinin ne olduğunun anlaşılabilmesi için önce ruhun herkes tarafından kabullenilen bir tanıma kavuşması gerekir.
Konuyla ilgili derinlikli bir video bırakayım;
https://www.youtube.com/live/WsfVKxbZGbU?si=V3EUCRqGIjF5765Y
Girdiğiniz yolda bırakacağınız ayak izleri de akademi gibi ayrı bir başarı hikayesine dönüşebilir
Kaygı her zaman başarı hikayeleri yazmak olmamalı elbet ama daha mutlu olacağımızı düşündüğümüz yola girme konusunda gösterilemeyen cesaret kendimize olan saygıyı şüphesiz azaltacaktır.
Cesurlar mutluluğa ve huzura her zaman daha yakındır
1. | semraa-91 | |
2. | alonestyle |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |