Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
bil3e3Bu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Dilden düşmüş veya çok az kullanılıp henüz ayılmamış kelimelerin kullanılmasıyla meydana gelen fesahat bozukluğudur. Böyle kelimeler için garib, vahşi isimlerinin kullanıldığı görülür. Şair ve yazarlar ya ustalık göstermek için ya da seci, kafiye zorlamalarından dolayı Arapça ve Farsça'dan işitilmedik kelimeler alarak kullanmışlardır. Söylendikleri zaman uygun olan, ancak bugün terkedilmiş sözler garib-i hüsn, hiçbir devirde benimsenmemiş sözler de garib-i kubh diye adlandırılır. Bir mecburiyet karşısında kullanılan garip kelimelere muvafık, zorunluluk olmadan kullanılanlara ise muhalif denir.
kısaca Fal ile ilgili kitaptır. Falın her bir çeşidine göre düzenlenen eserlerdir. Yıldızname, tefe'ülname, hurşidname, ihtilacname, kıyafetname, kehanetname adlarıyla da bilinirler. Falnameler çokluk manzum yazılırlar. Nesir halinde yazılanlarına genellikle yıldızname denir. Falnameler Kur'an falı, kur'a falı gibi dallara da ayrılırlar. Kur'a taşları veya bir kağıt üzerine çizilmiş noktalar ve noktaların meydana getirdiği şekiller de konu edilir. Edebiyatımızda Cem Sultan'ın Divan'ında yer alan Faly-ı Reyhan-ı Sultan Cem adlı kur'a falı meşhurdur.
İki kişinin karşılıklı konuşmasını tanımlayan Yunanca sözcüktür. Roman, hikaye, tiyatro gibi türlerde kahramanların karşılıklı konuşmalarının olduğu gibi yazılmasını ifade eder. En çok dram türünde görülür ve üsluba canlılık katar. Devrik cümleler kullanmaya elverişlidir. Örneğin Eflatun'un diyalogları ünlüdür.
1. | saglamerdal |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |