Türkiye'nin memur portalı

pazarlık konusunda sınır tanımayan yurdum insanının yaptığı harekettir.

dikkatli olması fotoğraf çeken kişiyi sinirlendirmemesi önerilendir. zira ipler onun elindedir, fotoğrafı vezirde edebilir, rezil de.

hiç sevmediğim, hem ruhen hem de fiziken sıkıntılı dakikalar yaşadığım telaştır.

ev temizliği, ikram edilecek yiyecekler bir de kendini süslemekle seyreden süreçtir.

misafirin gelmesiyle son bulacak yerini mutluluğa bırakacak olandır.

hanımlara allah kolaylık versindir.

bir biz miyiz uyumayan dediğim, kıskançlıklara neden olan tenhalık.

dinlenmeye ihtiyacı olan sözlük yazarlarının uykuda olması yada tatilde aileleriyle vakit geçirmek istemesi sonucu oluşan tenhalıktır.

akşama doğru yerini hareketli dakikalara bırakacaktır, yani öyle umuyorum.

ağzını korkak alıştırmasın ısırmışken bir çırpıda yesin de milletçek kurtulalım dediğim durum.

yurdum insanının saçmalamakta sınır tanımadığına bir örnektir sadece.

biri tayyip diyecek olsa, "koskoca cumhurbaşkanına nasıl hitap ediyorsun" olur ama biri yalarım, ısırırım dese sevgi gösterisi olur.

bu ne yaman çelişkidir diye düşündüğüm, tayyip'in bu tür kemirgenlerden kendini korumasını tavsiye ettiğimdir.

uykudan uyanmanın verdiği isteksizlik ve iştahsızlığın neden olduğu durumdur.

sadece bana mı oluyor bilmiyorum lakin tatil günleri kahvaltı hazırlamak bir eziyete dönüşüyor. uzattıkça uzatıyorum süreyi, akşama doğru yapıyorum kahvaltımı.

belki de yalnız olmanın avantajı yada dezavantajıdır, sonuçta kahvaltı bekleyen biri yok, bütün ipler senin elinde.

ayrıca cemal süreya'nın bir sözünü de akla getirir ve hüzünlendirir.

"yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem,

ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı."

öyle işte...