Türkiye'nin memur portalı

bir bölümünü izlediğim dizi.

hani godfather'dan ilham alabilirsin senarist olarak, sıkıntı yok bunda da arkadaş bu kadar da olmaz ki. adam başarılı biri, mafyavari işlere bulaşmamış aynı Michael corleone gibi, sonrasında bir toplantıda akrabasına yapılan hakaretlere karşı dayanamayıp silahına sarılıp bu işlere giriyor gene aynı Michael gibi.

zaten o babalar toplantısı falan bire bir nerdeyse.

neyse dizinin tek iyi tarafı sanırım Ahmet Aslan'ı tanıtmak oldu kalabalıklara.

zaman geçtikçe kalitesi daha da düşen program.

ilk zamanlar ne güzeldi oysa, farklı tipler yarışsın diye bir çabaları yoktu, önce telefonda hızlı yanıt veren programa çağrılır ve orada da bir soruyu en hızlı yanıtlayan yarışmacı olurdu. ilk kez 16 bini (16 milyardı o zaman) bir kokoreççi kazanmıştı, epeyce olay olmuştu.

bizimkiler'den ayrılma sebebi olarak farklı rollerde oynamak istediğini belirten oyuncu.

sanıyorum karakter oyuncusu olarak bulunmaz bir nimettir, Postacı'nın Latif'i, kibar feyzo'nun zülfo'su, çöpçüler Kralı'nın büyük ağabeyi olarak oldukça başarılı performanslar sergilemiştir.

ersan'dan iyi olduğunu düşündüğüm, geçen sezon da fena maçlar oynamayan, oldukça gelecek vaat eden stoper.

ne oldu da şenol güneş ipini çekti bilemedim ama şu haliyle bile türk milli takımında oynayabilen serdar aziz ve Semih'ten kat ve kat iyidir.

ofsayt kuralını öğrenmesi halinde iyi bir sol bek olacak olan futbolcu.