Türkiye'nin memur portalı

II. Mahmut, hem bahtı hem DE bahtsızlığı ile kaleme alınabilir.

zira bi kesim ona adil sultan demiş bir kesim gavur. ( Yenilikçi ve avrupai olduğu için )

Osmanlı'nın ikinci atası derler onun için zira amcası 3. selim tahtan indirilmiş, katledilmiş, tahta geçecek bir o bir de mustafa kalmıştır.. cellatlar mahmud'u öldürmek için odasına girdiklerinde, dadısı cevri hatun onu canı pahasına korumuş, cellatlara eline geçeni fırlatmış, terlikle, süpürgeyle karşı koymuş, mahmud'a zor bela sarayın çatısına kaçması için vakit kazandırmış. nitekim kendisi de öldürülmüştür. Alemdar Paşa 3. selim'in has adamı yetişmiş saraya. cellatları bir bir indirmiş, çatıya çıkmış, mahmud'u korumak ve biat etmek için. hani yetişmese ıı. mahmud da ölecek, cellatların elinden çekip almış. ( yürü be alemdar, polat mısın mübarek )

ıı. Mahmut 31 yıl tahta kalır, daha önce amcasının katline sebep olan yeniçerileri bir gecede ortadan kaldırır. fakat bunun için 15 yıl plan yapar, bir örümcek ağı misali sabırla örer, o günü ve şartlarını. ( vaka-i hayriye, hatırlatın bunu da anlatayım. )

Amcasının yarıda bıraktığı yenilikleri devam ettirir. hem kültürel alanda hem askeri alanda osmanlıya level atlatmış desek yeridir.

Mahmut'un bahtını da tahtını da yapan Alemdar Paşa'nın akıbetini bir sonraki kuşakta anlatalım canlarım.

( yıllar sonra karşılaşırlar )

-sanırım sana bi özür borçluyum.

+hayır.. bana bi ömür borçlusun..

Bir sevgiye dair yutkunamayıp tam şuranızda kalan şeyler vardır.

İlktir belki, belki en çoktur belki de en eskidir..

Sustukça onun yüzü düşer aklınıza.

Çoğu zaman onda sevecek bir yan da bulamazsınız ama seversiniz.

Belki '' sen - ben - biz - bir - gelecek '' dersiniz,

fakat bu kelimeleri bir araya toplayıp anlamlı bir cümle kuramazsınız.

Yutulmaz, dışarı da atılmaz..

İçinizden dersiniz sadece '' beni yarım bırakma ''

''Kısacası'' diyerek kurulan o son cümle değilmiş hayatın anlamı,

öncesinde dinlerken uyukladığım o uzuun paragrafmış.

sanırım bu yüzden ıskalıyor beni birtakım güzel hadiseler.

bilge kagan'ın kardeşi için diktirdiği kül tigin anıtından bir kesit.

kül tigin yok erser, kop ölteçi ertigiz. inim kül tigin kergek boldı. özüm sakındım. körür közüm körmez teg, bilir biligim bilmez teg boldı. özüm sakındım. öd tengri yaşar. kişi oğlı kopölgeli törümiş.

-

kül tigin olmasa hep ölecektiniz. küçük kardeşim kül tigin vefat etti. kendim düşünceye daldım. görür gözüm görmez gibi, bilir aklım bilmez gibi oldu. kendim düşünceye daldım. zamanı tanrı yaşar. insan oğlu hep ölmek için türemiş.

-

buradaki hitabete, kelimelerin kullanılış şekline bakıldığında, türklerin yazıyı çok daha önce kullandıkları belli oluyor. zira burada kullanılan dil şekil ve içerik bakımından epeyce bir dönemden geçmiş ve bu hale yani bu edebi zemine oturmuş gibi.