Türkiye'nin memur portalı

doktorların hastalığın gidişatının kötü olması, bazı organların yeterli çalışmaması gibi sebeplerle hastanın ömrünün çok kısa olduğunu düşünmelerinden dolayı, bu durumu aile yakınlarına söylemesi, hastanın son günlerini iyi değerlendirmesi gerektiğini belirttikleri hastanın, doktorların bütün olumsuz söylemlerine rağmen uzun yıllar yaşamaları. doktorunda bir yere kadar bazı şeylere gücü yetebileceğini ve son sözü kaderin söylediği, daha alınıp verilecek nefes varsa, kimsenin sözüyle nefesin sona ermediğinin en büyük kanıtı olarak gördüğüm tesbit.

pahalı ürünün daha kaliteli olduğu düşüncesine sahip, toplum içerisinde belli ürünleri alıp kullanarak, kendisinin ayrı bir yere sahip olacağınıi itibar göreceğini, başkalarından bir sıfır önde olduğunu düşünen kişilerin takıntısı olarak gördüğüm durum. okul yıllarında arkadaş çevresiyle başlayan ve bir çok dar gelirli ailenin çocuklarıyla sorun yaşamasına sebep olacak takıntıdır.

çok sık rastlanan, çocuklarına iyilik yaptığını düşünen, küçücük çocuğu kucağında taşıyarak araba kullanarak aslında hem kendinin hemde evladının hayatını tehlikeye soktuğunun farkında olmayan, bana bir şey olmaz, çok iyi şoförümdür diye kendine sonsuz güveni olan,bencil insan davranışıdır. çocukların zamanla arabaya ilgisi artarak, küçücük çocukların anne babalarının arabalarını kullanarak kaza yaptığını duyarız, aslında farkında olmadan çocukların bu davranışının sebebide bu kişilerdir.

önceki yıla göre bu yılın daha yağışlı ve soğuk geçmesi sebebiyle, mayıs ayında üşüme durumu. kaç gündür süren yağışlardan dolayı, günein yüzünü çok zor görmemiz ve bu yüzden normal mevsim şartlarına göre ısının bayağı düşmesi ile yaşanan durumdur. haziran ayını dört gözle beklemeye başlamıştır bir çok insan, zaten yaz ayı kış gibi uzun sürmez nedense, göz açıp kapayana kadar gider.

kişilerin birbirine tahammüsüzlüğü olarak gördüğüm, hiç yoktan sebeplerle bile ortaya çıkması olası olan, çocukların kavgası bile buna sebep olmuş olabilir dedirten, komşuluk olgusunun eskisi gibi olmaması, kimsenin kimseyi tanımadığı, tanımak istemediği için, bir olay karşısında kimsenin birbirine tolerans tanımaması gibi sebeplerle çıkan kavgalardır. birkaç kişi kavga ederken diğer kişilerde izlemeyi tercih eder, sonuçta kimse etliye sütlüye karışmak istemez bu kavgalarda.