Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

ölüm

paylaş araştır

 

  1. Ölüm, kim ne derse desin yokluğun en sert halidir.

    Yıllar önce babaannemi mezarlığa bırakıp, çocukluğumun yaz tatillerinin simgesi olan eve döndüğümüzde anladım ölümün ne demek olduğunu. Önceden olsa babaannem salonda, bingöl dağlarına bakan sedirin üzerine uzanmış dünyayı izler olurdu. Ancak eve geldiğimizde her zamanki yerinde yoktu. Mutfağa geçtim orada da yok, sonra odaları bir bir dolaştım. Yok, yok, yok...

    Bahçeye çıktım, tavukları yemlerken üzerine oturduğu kütüğe, evin yanında, değneğine dayanarak dolaştığı patikaya her yere baktım.

    O ufacık kadın o kadar büyük yok olmuştu ki haftalarca kendime gelemedim.

    Yokluğunu her bir gün, her bir hücremde an be an yaşadığım, yaramı yine kanatanın bu dünyadan ayrılıp da uzak bir yerlere gittiği günü hiç unutamadım.

     
  2. Yokluğunu iliklerine kadar hissetmektir. Özlemektir. İlk aramak istediğindir ama sana kendini o anda hatırlatandir ölüm.

     
  3. Yaşamın gerçeği.

    Sabahtan beri sela'lar okunuyor ve her okunan sela insana ölümü hatırlatıyor. Yalnız sadece hatırlatıyor ve sela bitince herşey bitiyor. İnsan öleceğini bilen tek canlı olarak ölümsüz gibi yaşamaya devam ediyor.

    Bugün hiç öleceğini tahmin etmediğimiz , sanki anlaşması var dediğimiz bir kişi vefat etti. Genç olunca böyle düşünüyoruz galiba. Akşam yatıyorsun ve sabah yoksun. Öldüğün an, mezara konduğun an, diğer ölülerden farkın yok. Sanki bugün değil, yıllar yıllar önce gitmişin ebediyete.

    Yalnız ölümü de daha önce hayatından birilerini kaybedenler anlar. Ölümü bende babamı kaybedince daha iyi anladım. İnsanoğlunun evinden cenaze çıkmayınca, başkalarını o kadar net anlamıyor.

    Ölüm hakkında binlerce şey yazılır ama yine de ölmeyecek gibi yaşamaya devam ederiz. Nasıl olsa bize uzak , oysaki ölenlerin hepsi yüz yaşında değil.

     
  4. Hayatın en soğuk yüzü.

    İnsanlara kıymet bindiren bir durum,

    Yaşarken nefes almak dışında birşeyi olmayan insanların ruh hali

     
  5. Sokrates'in söylediği gibi;

    "Iki ihtimalli olan bir son.

    -ya doğulu mistiklerin söyledigi gibi ruh başka bir şekilde yaşamaya devam edecek; bedenin yükünden özgür bir şekilde ruhun yolculuğunu sürdürmesi çok büyük bir heyecandır,

    -ya da materyalistlerin dediği gibi, beden öldüğünde her şey ölür. Var olmanın ne olduğunu biliyorum. Ve olmamanın ne olduğunu bilme anım geldi.Ve artık olmadığımda sorunum nedir? Neden onunla ilgili endişeleneyim?"

    ...

    Ölüm, geride kalanlar için zor olan bir son.

     
  6. Onu düşündüğümde artık canımı acıtmayacak an.

    Kalbin durması mesele değil de içine yerleştirdiklerimin benden uzak kalması ile mümkün olacak olgu.

    Kimin ayağını kaydırmamış ki senin kaydırmasın?

    Ulan korkusu kendinden büyük!

     
  7. Dananın kuyruğu hiç bu kadar iyi kopmamıştı diyeceğimiz an.

     
  8. Zamanını bilmediğimiz ama kesinlikle bir gün karşılaşağımız son durak.

     
  9. Allah alır o canları öldükleri zaman, ölmeyenleri de uyuduklarında, sonra üzerlerine ölüm hükmü verdiklerini alıkor da diğerlerini salıverir bir müsemmâ ecele kadar, şüphesiz ki bunda düşünecek bir kavim için âyetler var

    Zümer Suresi 42. Ayet

    Elmalılı meali orjinal metni

     
  10. Ölüm gerçek, hayat yalan...

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.