Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
dokuz öksüzle bir mağaraya mı kapandı ? geçim sıkıntısı yok, yakınıp tasalanmasına gerek yok anlamına gelen deyim.
hasbi geçmek: üzerinde durmamak , aldırmamak
irisini rafa, ufağını çöpe dizmek: bir şeyi en ince detayına varıncaya kadar anlatmak.
kabuksuz yumurtlamak: bir işi aceleye getirip eksik kalmasına yol açmak.
kirpikle harman sürmek: gerçekleşmesi olanaksız gibi görünen bir işe kalkışmak.
aş pişti kaşık üstüne dikildi: her şey hazır.
binin yarısı beş yüz, o da bizde yok: tasalanma, aldırma anlamına gelen deyim.
çarpanası çalınmak: çok çalışmaktan yorulmak.
kapik çalışmaz: para vermeye değmez, buna para vermem.
kuş uykusu: çok hafif uyku.
menzilci beygiri gibi koşmak: durup dinlenmeden çalışmak.
can benim canım, çıksın elin canı: ben sıkıntı çekmeyeyim başkaları isterse ölsün anlamına gelen deyim. bencilliği ifade için kullanılır.
cehenneme bile gitse bir köseği getirmek: zarar görülecek bir işten bile kazanç sağlamak.
cinler cirit atıyor: ürkütecek derecede ıssız yer.
mangır eritmek: bol keseden, savurganca para harcamak
ne alandan ne satandan olmamak: Hiçbir tarafla ilişkisi bulunmamak
ne benden sana bazlama, ne senden bana gözleme: "ilişkilerimiz karşılıklı çıkara dayanacaksa hiç olmasın daha iyi." anlamına gelen deyim.
ne çaldın yüzüme, ne çalayım yüzüne: "sen bana ne iyilikte bulundun ki benden karşılık bekliyorsun?" anlamına gelen deyim.
ne kızı veriyor, ne dünürü küstürüyor: birinin bir dileğini yerine getiremeyeceğini onu kırmadan belirtiyor.
ne şap oldu ne şeker: "olumlu ya da olumsuz hiçbir sonuca ulaşılamadı, sürüncemede kaldı." anlamına gelen deyim.
ne sakala minnet ne bıyığa: en yakınlarına bile minnet etmeden kendi olanaklarıyla iş yapma.
nerede ese, orada köse: arkadaşı nerede ise o da oradadır, iş bilir kişi ne yapıyorsa ben de aynısını yaparım.
önüne geleni kapar, ardına geleni teper: herkese saldırır, herkesi incitir, huysuz biridir.
örkünü uzatmak: özgürlük alanını genişletmek, biraz daha özgürlük tanımak.
rahat döşeği: ölünün kaldırılıncaya kadar yattığı döşek.
dumanı doğru çıksın: düzgün, doğru dürüst, güzel olması önemli değil, iş düzgün yapılıyor görünsün yeter anlamına gelen deyim.
eğri düzü beğenmez, bu da bizi beğenmez: beni beğenmemesine şaşmıyorum çünkü yanlış yolda olanlar doğru olanları beğenmez anlamına gelen deyim.
el arı düşman körü: dosta düşmana karşı küçük düşmemek için.
el değer etek değmez: büyük bir çabuklukla, çabucak.
el kesesinden sultanım, develer olsun kurbanım: başkasının olanaklarıyla lüks içinde yaşayan kimse.
eliyle hamur ovalar, gözüyle dana kovalar: işine odaklanmaz başka şeylerle oyalanır.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |