![]() Türkiye'nin memur portalı |
![]() ![]() ![]() |
İhmal ettiklerimi yavaş yavaş sıraya koyuyorum,yaz ayı dağıttık ne varsa gez toz.
Şimdi yarım bıraktığımız aktivitelere başlama zamanı.
Hocam gelcem az kaldı,kendimi motive edeyim her gün.
Çok da yürüdüm ,hayir yani topukluyla olacak iş mi,yanımda yedek spor ayakkabı sart oldu,ders alınmıştır.
o son mesajı birkez daha okuyup kendimle kavga etmeye devam ettim.
bir insanı kırmamak adına özenle seçilmiş kelimelerin bi o kadar da ağır olmasına şahit oldum yine.
kendi youtube hesabını açtı.
ona dedim ki:
senin profil geçmişinde hiç normal video yok mudur ?
bütün ekstrem sporlar, abidik gubidik aktiviteler resmi geçit yapıyor.
düz yolda efendi efendi giden yok.
kimisi dağ başlarında , okyanus uçurumlarında, merdivenlerin tepesinde, o da yetmiyor merdiven korkuluklarının
tepesinde bisikletle zıplayıp yere çakılıyor, bir de kafalarına gopro takmışlar...
kimisi modifiye edilmiş laz rallisi arabalarıyla dağlarda ralli yapıyor,
kimisi motorsikletle bilmem ne ülkesinden gelmiş bizim dağlarda rota çizmiş geziyor,
kimisi acayip şeyler giymiş uçurumdan aşağıya atlıyor,
bak bak dedi Almanya'da hız sınırlaması olmayan yollar var adam hem de trafikte nasıl gaza basıyor.
bakamıyorum çünkü tansiyonum düşüyor.
bunlar ne kadar güzel büyüyünce ben de yapıcam ! dedi.
suratına baktım, bir anadolu klasiği olarak: seni gebertirim ! dedim.
sonra yine bir klasik olarak devam ettim:
bunların anası babası yok mudur ?
bunlara izin veren kimdir ?
bunlar nasıl hayat yaşıyordur ?
O baş belası koltuk hiç sevmiyorum,diş tedavisi kaldırılsın yerine otomatik dişler gelsin pat diye,her şey yenileniyor ,eskiyen dişler hemen düşüp yenisi gelse keşke dişçiye gitmesek.
Ay ben ölem.
Masraflı günlerden bir gün.
Badesuyla resmi olarak bağ kurduk,gelişi muhteşem oldu.
Benden giden paracıklar da muhteşem oldu.
Artık resmen benimsin badesu kaçışın yok daha fazla masraf çıkarma bana.
Şimdi bir kaç ay kara kara düşün bakalım napacayık diye.
Başımın tatlı belası...
ona dedim ki:
neden insanlara sürekli laf sokuyorsun ?
neden insanların maddi olanaklarıyla ya da koşullarıyla dalga geçiyorsun ?
neden birine bir öğüt verirken öbürünü gömüyorsun ? mesela " şükret bunun gibi de olabilirdin. " diyorsun.
neden herkesten varlıklı ve güçlü olduğun imasını sürekli yapıyorsun ?
neden insanların yaşam rutinlerini ya da öte berisini sürekli küçümsüyorsun.
neden sürekli gözlerini devirerek sağa sola bakıyorsun ?
sahi ya sen niye bu kadar huzursuzsun ?
niye mesela bir çok şükürün yok.
ya da eyvallahın ?
yüzün mesela niye hiç gülmüyor ?
o kadar da çok olanağın var halbuki
neyse
bunları söyledikten sonra tavanı seyretmeyi bıraktım kalktım ve yine işe koyuldum.
evet anlatının finali sizin açınızdan biraz hayal kırıklığı oldu ama yapacak bir şey yok.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2025 MN Yazılım |