Türkiye'nin memur portalı

Tehdit ediliyordur hayatıyla, ailesiyle, ekmek parasıyla. Aksi halde susamaz insan haksızlık karşısında gibi geliyor.

Olsun bari. Ben buralardan gitmeden elini çabuk tut dediğim.

Rica ederim, şans yanında olsun :)

Gülfeşan ben sevdiğimi sevmediğimi insanların yüzüne direkt söylerim. Buna rağmen gönlünde yer edinebildiysem ne mutlu bana. Eleştirel olabiliyorum bazen. Ama kişilere değil dünyaya, görüşlerin sığlığına karşı olabiliyor bu.

Bir de insanlar kendini çok iyi anlatır, ben kendim için iyi ya da kötü bir insanım tanımı yapamam. Ben yolda olan bir insanım sadece, hayatı keşfediyorum. Keşif kısmının güzelliği olmasa hayat çekilmez zaten.

Ben iyi bir insanım, kalbim şöyle, şuna, buna yardım ettim diyebilecek biri değilim. Bazıları bunun ekmeğini çok yer. Ama bana kendini tanımla desen "keşifte bir insan" derim. Bu kadar :)

Suppo evet görüşlerini hiç çekinmeden söylüyor, neyse o. Kendini övmüyor, ne görüyorsan o diyor. Hiç kırıcı değil, bir kere kırıcı yaklaşımını görmedim kimseye. Bunlar egosunu yetiştirmiş insan davranışı dır, takdir edilesi.

Amaaaaa bu demek değil ki bir kahveyle kurtulacak:) Antrikot mönü istiyoruz antrikot! kahve nedir yav koskoca suppo:p

Şu dünyada ben gönlümce kendi tarzımı belirleyemeyeceksem ne kadar özgürümdür ki sorunsalı.

Mesela crop modası geldi, normal tişört bulamaz olduk. Ya da normal tişört az diye fiyatı daha pahalı.

Moda bizi yaktı özetle. Çok dertliyim sözlük. Croptan da bıktım yeminle.

Bazı anneler var, çocuğu gelir, evinizdeki tv'ye top fırlatır, çocuk duvarları boyar, bardakları tek tek kırar ama çocuğuna asla dur yapma demez. Neden diye sorarsınız. "Çocuğun gelişimine müdahale etmek istemiyorum" der.

Yani bunun misafirliğe gittiğinde koltuğun örtüsünü delen bir türüne denk gelmiştim. Ev sahibinin yüzü inanılmaz düşmüştü. İşte çocuklu misafir kabul ederken kırk kere düşünüyor sonra insanlar.

Tabii çocuğunu duyarlı, güzel yetiştiren aileler de var. Onlar baş tacı.

#3pa9 çok güzel noktalara değinen bir yazı olmuş. Elbette insanları tekrar ikna etme süreci denilen bir dönemeç var. Ama artık ikna da beklemiyor insanlar ne konulursa ona adapte oluyor büyükmüş hızla, akım mı akım, moda mı moda. O da düşündürücü. Kitlesel bir yönetim var sosyal medyadaki akımlar sayesinde.

#3paa holding olmazsa olmaz lütfen, holdingin sahipleri de hep beyaz atlı prens. Hayaller hayatlar tadındaki diziler.