Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

kadioglu_08

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

143 entry hiç konu açmadı hiç puanı yok
29.09.2017 11:25 son işlem tarihi takip etme takip et

iktidarı sevmem ama

iktidarı sevmem ama yol yaptı, terörü bitirdi, ergenekoncuları içeri attı, ergenekoncuları dışarı çıkardı, hocayla iyi hayırlı işler yapıyor, e ne yapsın fetöyü bitiriyor, çözüm süreci başlattı, e ne yapsın terör 30 yıldır var bu ülkede, ekonomiyi ilk 20'ye soktu, e ne yapsın faiz lobisi dolar lobisi bizimle uğraşıyor, herkesle dost olduk, e ne yapsın esed zalımmış bi kere, bizi ab'ye sokuyor, e ne yapsın osmanlı olmamızı istemiyorlar vs.. gibi yığınla çelişkili beyan bulunsa da neredeyse kutsal saydığı değerler gibi iktidarı sevenlerin bahane tümcelerinden biridir.

13.04.2017 17:27
  1. evlilik programlarının yayından kaldırılması

    keşke dediğim sevindirici başlıktır.

    ar namus bekçiliğinde üstüne tanımayan toplumun meraktan gebermeyi kendine rol biçtiği flört sürecinin ve akabinde konuşulan maddi manevi unsurların alenen afişe edilmesi ve yaşı kaç olursa olsun her kuşağın bu saçma furyadan saçma bir şekilde etkilenip gittikçe abes olan her şeyi normal karşılaması bir çok kişi gibi benim de ruhumu daraltmakta.

    bol magazinli fantazik yaşam öğeleri, maddi sıkıntıların olmadığı aile şirketine tabi zengin depresyonları içeren diziler ve ego pompalayan saçma sapan yarışma değil de çemkirme programlarına da bir el atılsa keşke.

    gittikçe idiot box haline gelen televizyonun gün geçtikçe değersizleşiyor gibi.

     
  2. editörün sözünü dinleyen uslu sözlük yazarı

    daima uslu durduğunda şirinleri de görebileceği meçhul olan sözlük yazarı tipidir.

    ben editörüm benim istediğim gibi, benim istediğim kalıpta yazmak zorundasın dayatması ne olursa olsun kabul edilir bir şey değildir. burada kalemler ve düşünceler savaşmalıdır. yasaklar değil.

    nitekim biri kalkıp suçu ve suçluyu övüyorsa veya kişilik haklarına saldırıyorsa bunun yeri zaten mahkemedir. sonuç olarak diğer sosyal medya unsurları gibi burada görsellik değil sadece metin yer aldığı için kanaatimce herhangi bir şikayet olmadığı takdirde sansürün uygulanması abesle iştigaldir.

    örneğin yazarın biri durmadan kalkıp bana veya doğru bildiğim değerlere çemkirse, iftiralarla bu mecrada üstüme gelse ben kendi cevap hakkımı zaten kullanabilmeliyim. diğer yazarın kırmızı çizgileri fazlasıyla aşması durumunda ise zaten şikayet mekanizmasını harekete geçirebilmeliyim.

    diğer türlü rakibini alt edememe, veya iğrenç tezlerini çürütememe hadi iyi bir örnek verelim tam manasıyla demokratik bir yarışma fırsatını kaçırmak ilkokul öğrenciliğimizden bu yana mahrum kaldığımız münazara ve tartışma ortamını burada da yakalayamamak demektir.

     
  3. Google translate'de kürtçe

    asırlardır süregelen bir dile ısrarla '' yok öyle bir dil işte '' denilince o dilin yok sayılacağını savunanları gösteren sanal uygulama.

    doğu karadenizliyim ve aslen gürcüyüm. doğu karadeniz'de türkçe ve lazcanın haricinde gürcüce, hemşince, megrelce ve az çok da olsa rumca konuşulur. şimdi biz kalkıp ermeniceye çok benzeyen hemşince gibi zor ama bir o kadar da şirin bir dili inkar etmeye kalksak kaç yazar ? bu mozaik yapının benzerini haritanın alt kesimlerinde yani doğu ve güneydoğu coğrafyasında da görüyoruz.

    elgajiye, dar heji roke gibi kürtçe, zazaca veya kırmançi türkülerin varoluşu da mı yalan diye düşünür insan. ya da o müthiş türkülerin dili aşan güzelliklerini ? velhasıl google gereksiz bölücü bir şey yapmamıştır. gönül ister ki unutulmaya yüz tutan her kültürel öğeye böyle bir güzellik yapsın.

     
  4. izleyicinin suratına tüküren spiker

    yalakalığın daniskasıdır.

    kim, hangi görüşten, hangi toplumsal statüden olursa olsun bir eleştiri karşısında tarafsızlığını koruması gereken bir medya mensubunun parti ilçe başkanı edasıyla kameralar önünde böyle bir şey yapmaya hakkı yok. hele şöyle özgürüz, böyle bağımsızız, şöyle de tarafsızız diye haber reklamı yapmaya hiç hakkı yok.

     
  5. isveç'te türk derneğine saldırı

    temeli son dönemdeki dış politikamızdan ziyade son yıllarda özellikle batı avrupa ve iskandinav ülkelerinde artan islamofobi ve yabancı karşıtlığına dayanan çirkin saldırıdır.

    eskiden sadece almanya'da görülen bu olaylar artık hemen her yıl norveç, isveç ve avusturya'da görülebilmektedir. ancak bilhassa ışid ile kurduğumuz yanlış ve gereksiz bağı avrupa medyasının diline pelesenk edişiyle bu tip saldırıların fitilinin daha çok ateşleneceğini düşünüyorum.