Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
kadioglu_08Bu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
insanları bir düşünce kalıbına sokmaktan ziyade tarihin geçmişinden yazıldığı döneme ve hatta gelecek dönemlere de ait yaşanan ve yaşanacaklara paralel olarak doğruluğunu ispat eden akademisyen samuel huntington'ın tezidir.
Özetle sadece batı ve doğu dünyasının değil aynı zamanda bölgesel kültürlerin de medeniyetler arasında çatışmaya yol açtığını görebiliriz. örneğin avrupa birliği her ne kadar aynı medeniyet bağları üzerinde kurulu olsa da bilhassa eski doğu avrupa ülkelerinin de birliğe katılıp 27 ülkelik bir aile olduktan sonra birlik içindeki doğu-batı aidiyetlerinin keskin ayrımlarını rahatlıkla görebilmekteyiz. nitekim bu keskin ayrımlar ab'nin eski şaşalı dönemlerini aratmakta ve birliğin giderek önemini yitirmesine yol açmakta.
yani dostlar uluslararası ilişkiler ne yapsak da teoride de pratikte de realist bir alan olduğundan bu tez kolay kolay çürütülebilecek bir yapıda değildir.
Tarihin sonu mu adlı saçma teziyle döneminin liberalleri tarafından pohpohlanan ancak tarihin döngüselliğini aklının neresine koyduğunu anlamadığım tip.
evet tip çünkü bu denli saçma bir tez ve biraz borsa bilgisiyle güya spekülatör unvanıyla dolaşmıştır. yani şu tarihin sonu mu tezini herhangi bir kahvehanede herhangi bir vatandaşa birkaç kitap okutarak yazdırmak işten bile değil. kaldı ki o kahvelerde tarihin sonu mu tezinden ala neler çıkıyor neler. bilseler bizdeki komplo teorisyen genlerinin alası var uluslararası strateji araştırma kuruluşlarının merkezi çoktan bu ülke olurdu.
ancak baba bir tez istiyorsanız o da samuel huntington'dan gelmiştir.
yanlış bir şey söylenmemiş olmasına rağmen ne diye o küçücük ülkeye atar gider yapılır dediğim gelişme. kökeni ne olursa olsun mevcut siyasi iktidarla yoluna devam eden herkes bu garip modaya ayak uydurmaya devam ediyor. önüne geleni terslemeye çalışmak, gelen eleştiriye hemen agresif bir biçimde plancı komplocu imalarıyla yüklenmek, dünyayı bu ülkenin şekillendirdiğini sanmak. anlaşılan kafalar çok güzel oralarda.
artvin halkı için günler süren sancılı sürecin ardından bugün heyet ve başbakanın temasları sonucunda tamam bari mahkeme kararı beklensin şirket çalışmalarını sonuca kadar durdursun kararı ancak alınabilen direniş.
şu memlekette kapı gibi hukuk işlemiyor da toplumsal patlamanın ardından hatır gönül yöntemiyle bir şeyler düzeltilebiliyor. bundan önce 3 kez mahkemeye giden olayın 3 defa da halk lehine sonuçlanmış olduğunu ve son temyizde '' 14 mart'a kadar bilirkişi incelemesi beklensin '' dendiğini fakat cengiz inşaatın beklemeyip şehir merkezindeki ormana iş makinalarını çıkardığını ve çalıştırmaya başladığını belirtmekte fayda var ancak bu defa sonuç ne olur bilinmez tabi. görünen o ki şehrimi daha çok sıcak günler bekliyor.
p.s başlık sahibi bakır ibaresini '' altın '' olarak değiştirirse sevinirim.
Takipçi bulunmuyor. |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |