Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Göbeklitepe

paylaş araştır

 

  1. amelsiz faydasız saldırıların arasından konsantre bilgiler de edinilen başlıktır.

    sözlükte en faydalı kişi her zaman en çok bilgiyi veren kişidir. hangi başlıkta hangi bilgiyi verdiğinin de önemi yoktur. tebrikler.

     
  2. ingiliz yazar Christopher Knight' e göre dünyayı yöneten ailelerin kökeninin dayandığı yer

    gizemli şamanlar ya da süleyman döneminde ki rahipler göbeklitepe sakinlerine bir takım öğretiler öğretip,buradan ayrılmışlar,kendilerini güçlendirip dünyayı yönetmeye devam etmişler,hiç bir millete bağlı değillermiş,haçlı seferleri ve vatikan yönetimi da hi buraya bağlanmakta

    del spiegel'e göre adem ve havva burada bulunmuş.

    yazar erhan altunay yeni çıkaracağı kitabında aynı konuyu yazacağından bahsediyor

    üst akıl başımıza iş açıp bir takım isteklerde bulunmaz ins ülkemizden.

     
  3. son kazılarda sauron'un tek yüzüğünün bulunduğunu öğrendiğim yapı.

     
  4. Şanlıurfada bulunan ören yeri. İzlediğim belgesele göre halihazırda da kutsal kabul edilen , günümüzde de önem verilen bir yerde bulunan kalıntılardan çok daha eskilerinin sadece o bölgede değil Nevali Çori gibi farklı merkezlerde de bulunduğu ve çıkarılmayı beklediği belirtilmiş . İrili ufaklı pek çok aynı şekilde inşa edilmiş yapı.

    Yapıların inşa nedeniyle ilgili çeşitli tezler var. Çok eski dönemlerden kalmış olmaları yani insanların henüz toplayıcılık ve avcılık döneminden kalmış olmaları tarihin yeniden şekillendirilmesi gerekeceğini gösteriyor.

    Benzer ve sonradan yapılan yapılardan da yola çıkılarak dikilitaşların ağırlıklı olarak bir tapınağa ait olduğu , zemininin kesilen adakların ( ki bunların hayvan mı yoksa insan mı olduğu henüz netleşmemiş ) kanlarının akması nedeniyle tek parça düzleştirilmiş taştan yapılmış olduğu ve taşların bazılarının üzerinde çeşitli hayvan figürleri bulunurken bir kısmında ise soyut çalışıldığı insan başı ve heykel yapabilme yetenekleri olduğu halde bilinçli olarak insan figürü kullanılmadığı belirtiliyor. Urfa müzesinde bulunan meşhur Urfa adamı ya da diğer adıyla Balıklıgöl heykeli bunu açıkça gösteriyor.

    Tapınak oldukları için herhangi bir yıkıma uğramamışlar , Tarih boyunca tapınaklar el üstünde tutulmuş ve korunmuş . İç kısımlarında kapısı bulunmayan ve içine ulaşması mümkün olmayan merkezi bir oda var . Bu da yapıların kutsallık içerdiği tezini doğruluyor .

    Bir de üzerine işlenen hayvanlar bölgenin şimdiki durumuna nazaran çok daha fazla çeşitlilik gösteriyor .

    Yer seçimiyle ilgili olarak civarda obsidyen ve diğer taşlara ulaşma kolaylığının bulunması ve hakim bir yerde bulunmasının etkili olduğu değerlendiriliyor . Belki de Göbeklitepe ve diğer ören yerleri büyük şehir merkezlerinin tam kalbindeydi. Sanıldığı gibi o dönemde insanlar o kadar da ilkel değildi ve tüm Mezopotamya'da olduğu gibi ağırlıklı olarak zamana direnemeyen kerpiç kullanıldığından şehirlerden günümüze pek de bir emare kalmamış olabilir . Yapılan kazılar ve çalışmalar geçmişi bizim açımzdan aydınlatmaya devam edecek . Ama kuşku yok ki şimdiye kadar bildiğimiz tarihi gerçekleri : Bilinen ifadesiyle değerlendirmek ve her yeni gelişmeyle değiştirmek zorunluluğu kaçınılmaz olacak .

     
  5. Yaklaşık iki hafta önce bizzat gidip görme fırsatı bulunduğum, daha servisle kazı alanına giderken göreceklerimin merakı ile heyecanlanmaya başladığım, alana girmemle birlikte her bir noktayı hayranlıkla incelediğim, o kadar eski tarihlerde bu denli yapıların ve uğraşların nasıl yapılabildiğini hayretle karşıladığım, hâlâ arkeologların kazı yaptığı taze çalışma alanlarını görebilme fırsatını bulduğum, imkanı olan herkesin bizzat görmesini tavsiye ettiğim açık hava müzesidir.

     
  6. atiye adlı netfilx dizisinde gizemli senaryosu ile buraya dikkat çekilmek istense de oyunculukların güdüklüğü ve senaryodaki hatalar sebebiyle sadece merakları üzerine çekmekle kalmıştır. işin aslında bu denli kıymetli bir veriyi ciddi bir organizasyonla ülkeye ve tüm dünyaya tanıtmak varken, elimizdekileri yine güzel kullanamamış olmanın verdiği acı ile 3. sezonunu izledim dizinin. şayet yakıp yıkılmazsa bir gün canlı görmeyi istediğim kıymetli uygarlıktır benim için.

     
  7. Göbeklitepe'nin bulunduğu yerle ilgili ilginç bir detay da öteden beri adak adanan, çaput bağlanan, kutsal kabul edilen bir yer olarak kabul edilmesi.

    Yani geleneksel olarak da ovaya hakim bir yerde bulunan tepede bir kutsallık öteden beri varmış.

    Sebebini yatırla açıklıyorlardı yanlış hatırlamıyorsam.

     
  8. sürekli tapınak vurgusu yapılıyor ama yapı çok ilginç.

    Biraz düşününce aslında bu yapı tam olarak bir güneş saatine benziyor.

    daha doğrusu bir çeşit saat ya da gökyüzü ölçüm sistemine benziyor.

    sütunların gölgesi güneşin mevsimlerle değişen konumuna göre muhtemelen yerdeki perdahlı gibi duran zemine düşüyor.

    Belki de orta kısım hayvan kesilen sunak falan değildi.

    kısa sütunlar 12 eşit parçaya bölünmüş bir daire etrafında simetrik olarak dizilmiş.

    her bir sütunun tepe kısmında güneş vurduğu zaman gölge yapabilecek şekilde çekice benzeyen t şeklinde çıkıntılar var.

    ortada diğerlerinden çok daha uzun iki sütun var.

    onların da tepelerinde t şeklinde çıkıntılar var.

    yapının taş kısımları günümüze kadar gelmiş fakat farklı bir malzemeden ekleri olup olmadığı bilinmiyor.

    her bir sütunun üzerinde hayvan kabartmaları var.

    açıklamalara göre Göbeklitepe'de bu şekilde 13 tepe bulunmuş.

    sadece ziyaret edilen yer değil aynı şekilde benzer yapılar varmış.

    hepsinde de sütunlar aynı şekilde dizili.

    Yakın zamanda bölgenin yer altı röntgeni yüksekten çekilmiş.

    diğer yapıların yerleri net olarak tespit edilmiş.

    Belli bir mantıkla dizildikleri tahmin ediliyor.

    Dümdüz Harran ovasının çevreye göre nispeten yüksekte olan bir bölümüne ne inşa edilir ?

    Zamanının NASA kafasında olan insanları tarafından gökyüzünü incelemek için çalışmalar yapılıyordu belki.

    Sonuçta yeryüzünün bilinen ilk üniversitesinin de Harran'da bulunduğu kabul edilmiş.

    Belki takım yıldızlara oradaki hayvanların isimlerini verip taşları ona göre işaretlemişlerdir.

    ya da gökyüzünün burçlarını bu şekilde tayin etmişler bu hayvanların isimlerini vermişlerdir.

    aslan burcu, tilki burcu, turna burcu vs. :)

    Kayıt dışı programında 29 Haziran 2022 tarihnde bu konu enine boyuna irdelendi.

     
  9. arkeolojik veriler ve ölçüm sistemleriyle

    kutsal metinler, mitoloji ve ulusal destanlar arasında zaman açısından tutarsızlık var.

    Arkeoloji ve jeoloji bilimi insanlık tarihini çok daha yakın bir geçmişe tanımlarken,

    kutsal metinler çok daha uzun bir hikayeyi anlatıyor.

    metinlerin verilerinden yola çıkılarak ipuçlarıyla kayıp şehirler, deprem ya da su baskını izleri somut olarak bulunabiliyor yani bilim bazı söylenceleri destekleyip kanıtlıyor ama aradaki zaman çelişkisi bir türlü giderilemedi.

     
  10. yatır olarak bilinen ve üzerinde büyük bir ağaç bulunan bölümde henüz gün yüzüne çıkarılmamış en büyük yapının bulunduğu belirtiliyor. O da aynı şekilde düzenlenmişmiş.

    Düşündüm de belki de sadece bir yerleşim yeri yani köy bulunmuştur.

    Evleri inşa sistemleri bu şekildedir.

    sütunlar taş duvarlarla desteklenmiş ve üzerlerine ağaç ya da sazlardan çatılar yapılmıştır.

    evler Amazon ormanlarındaki gibi dairesel şekildedir ve yine hepsi birbirine bitişik yapılmıştır.

    Belki evlerinin duvarlarını kabartmalarla süsleyip onları koruduklarına inanıyorlardı.

    Yapıların üzerlerinin bilinçli olarak örtüldüğü, bunun doğal yollarla oluşmadığı belirtiliyor.

    Bunu nasıl tespit etmişler merak ettim.

    Yapıların ortak özelliği hepsinin bir tepede yer alması.

    Göbeklitepe, Karahantepe, Gürcütepe gibi isimlendirilen tepeler.

    tıpkı diğer ören yerlerinde olduğu gibi ovaya hakim olan yüksek bölgelerde evlerini yaptılar belkide.

    aşağıda da tarım ve hayvancılığa devam ettiler.

    Harran ovası'nın tıpkı mezopotamya'nın diğer bölgeleri gibi sık sık sellerle boğuştuğu biliniyor.

    Belki zamanla bu yapılar sel yığıntılarının altında kalmıştır çünkü çok eskiler.

    ova olarak bilinen bölge de gelen yığıntılarla yükselmiştir.

    mezopotamya bataklık ve balçık olarak değerlendiriliyor ve dicle ve fırat'ın sık sık gerçekleşen taşkınlarıyla bereketli hale geldiği biliniyor.

    Harran'da tarih kaybolmaz, saçınızın teli düşse orada kalır diyorlar da bu pek doğru değil.

    olsa olsa basra körfezi'nden denize dökülüyordur ki o körfezi de didik didik araştırdıklarına eminim.

    şu anda sadece saçmalıyor da olabilirim ama yapıların bilinçli olarak gömüldüğü fikri bana hiç mantıklı gelmedi nedense.

    tufan bilgisini destekleyen taşkınlar bölgede meşhurmuş zaten.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.