Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
yine hakan yedicanla farah yurdözü'nün birlikte çektikleri programdan anladığım kadarıyla;
Göbeklitepe ya da karahantepe'de aslında bütün ya da bütüne yakın halde iki iskelet bulunmuş ve bunlar sanırım DNA verileri elde edilebilme ümidiyle Almanya'ya gönderilmiş.
Onlardan henüz bir haber çıkmamışmış.
Ayrıca bu yuvarlak yapıların önemli bir kısmı da zaten yürüyüş yollarının altında gömülü vaziyette duruyormuş ve çıkarılmayı bekliyorlarmış.
Yakınlarda yerleşim yeri kalıntılarına da rastlanmışmış yani bölge izole bir bölge değilmiş ve yaşam alanları da varmış. Hatta çatılarının ahşaptan yapıldığı dahi tahmin ediliyormuş.
Bu dönemde orada yaşayan insan gruplarının - ki bunların farklı insan grupları olduğu heykel betimlemelerinden tahmin edilebiliyormuş ve aslında sanırım burası yine karmaşık yapıda metropol gibi bir yermiş - yerleşik bir şekilde orada yaşadıkları belirlenmişmiş.
Bununla ilgili en önemli bulgulardan biri yeni keşfedilen devasa büyüklükteki sarnıçlarmış.
Bu sarnıçları sulama ya da depolama amaçlı kullanıyorlarmış ki bu da avcı toplayıcı olmadıklarının en önemli göstergelerinden biriymiş.
kendilerine ait herhangi bir yazı ya da dil bulunamadığı için bulunabilecek en ufak bir dna bulgusunun ne kadar önemli olacağının altı çiziliyor.
buradan yine iskelet konusuna bağlandılar ve henüz mezarlık olarak adlandırılabilecek bir oluşuma rastlamadıklarından ve yeterli veriye ulaştırabilecek bir insan kalıntısı bulunamadığından bahsettiler.
eğer zerdüştlük benzeri bir inançları dahi var olsa yani ölülerini gömmeyip akbabalara dahi yediriyor olsalar herhalde kemiklerinin biriktirildiği bir nokta vardır ki
yapılacak araştırmalarla eninde sonunda böyle bir mezar alanınını bulunabileceği açık.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |