Türkiye'nin memur portalı

Türkiye'nin kanayan yarası. Kamu da torpil olmasa Türkiye bir Türkiye daha olur.

maraş ta simite verilen isim (eskiler simite kahke derdi desek daha doğru olur)

konuyu arkadaşın kısaca açıkladığı gibi bu husus biraz karmaşık.

Şöyle ki;

öncelikle bu konuda bana göre olması gereken öyle bir düzen olacak ki amirler vs görev - yetki verme makamında olanlar işin ehlini arayıp bulmayı amaç edinmeli bu sayede göreve hiç kimsenin talip olmasına gerek olmaksızın görevin ehline verilmesi şeklinde olmalıdır.

Gel gör ki pratikte sistem çoğu zaman böyle çalışmaz, görev - yetki dağıtma makamında olanlar işin ehlini değil de işi kendilerinin istediği gibi yapacak olanları ararlar,imkanları/güçleri varsa bunlara görev verirler. Bunun yanında ahbap çavuş ilişkisi ile bir başka deyişle emri vaki ile göreve talip olanlar olur, yetki dağıtma makamında olanlar kendileri de aynı yoldan geldiklerinden bu emri vakilere boyun eğerler.

arkadaşın dediği gibi göreve talip olmazsan görev seni çoğu zaman bulmaz yanlız buradaki asıl çıkmaz göreve talip olanların kahir ekseriyetinin aslında liyakatsiz, vasıfsız olup, ahbap çavuş ilişkisi iyi olanlardır. yani göreve talip olanlara görev vermekte çoğu zaman yanlış tercih olur. Şimdiki Milli Eğitim Bakanının bir açıklaması olmuştu. bir öğretmenin müdür yapılması ile ilgili referans olarak şu kadar milletvekili,şu kadar stk, şu kadar bilmem kimler araya girdi sonunda ısrara dayanamayıp, bu öğretmeni tanımak için çağırdım. arkadaş sen bu işi neden bu kadar fazla istiyorsun diye sordum. kendisi bu işe ne kadar layık olduğunu vs anlattı bende şimdiye kadar neler yaptın, hangi vasıfların var, görevindeki başarılarını anlatan bir özgeçmiş yaz bana gönder gereğini yapayım dedim. sonra bir daha geri dönüş olmadı diye özetle anlatmıştı. maalesef şuan kamuda göreve talip olanların ekseriyeti böyle o yüzden Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi bize Ömer ler lazım ama onlardan çooook az var. Selametle

Ergenekon davalarında mağdur olan çok sayıda asker var buna şüphe yok, lakin sayın Genel kurmay başkanının devri saadetinde genelkurmay bünyesinde kurulmuş hükümeti yıkmak halkı hükümet aleyhine / dindarlar aleyhine kışkırtan internet siteleri olduğunu da gözden kaçırmayalım, sayın genel kurmay başkanı bal gibide sırf bu eylemi ile silahsız da olsa hükümeti devirmek için eylemde bulunmuş en azından bu eylemleri engellememiştir. öte yandan Sarıkız, Ayışığı vs darbe planları da ortadadır. dönemim muktedir yazarlarının günlüklerinde genelkurmayda gazeticilerle askerlerin hükümet nasıl devrilir konulu toplantı yaptıkları ifşa olmuştur. ama her ne hikmetse, işin başında suçlu suçsuz ayrılmadan hapse atıldığı gibi sonrasında da Ergenekon / balyoz diye tabir edilen süreçte yargılanan herkes sanki masum muş gibi berat etttirilmiştir. bu yönüyle darbe heveslisi, darbe yapmaya yeltenenlere ceza verilmemiş olması da kamu vicdanını yaralamıştır.

Evet dindar olduğunu söyleyen, dini bir takım rütbeleri / sıfatları bulunan insanların daha dikkatli olması ve eylem ve söylemlerinin şahsiliğinden çok bulunduğu makam yada sıfatı nedeniyle yaptığı iş ve işlemlerin Müslümanlara mal edilmesi nedeniyle dindar vasfı bulunan toplumda böyle bilinen insanların her hareketine dikkat etmesi elzem. lakin 4.sıradaki yorumcu arkadaşın dediği gibi Zenginin tırnak içinde görgüsüzlüğü, efendime söylediğim parasına güvenerek yaptığı yediği her türlü halt bizleri paradan zenginlikten soğutmuyorda niye kendini bilmez bir takım dini sıfatı olan yada bize göre hacı hoca olanlar bizi dinden soğutuyor, anlamak çok mümkün değil, dinden soğumak yerine dini en güzel şekilde yaşayıp, gerçek dinin ne olduğunu yaşantımızla göstermemiz gerçek dinin / dindarlığın ne olduğunu göstermemiz gerekir diye düşünüyorum. tabi bunu yapmak insanın tabiatına biraz zor gelir, biraz derken çok zor gelir, dürüst olacaksın, hak yemeyeceksin, nefse hoş gelen bazı işlerden uzak duracaksın vs. bu da epey zor en iyisi birilerini bahane edip, dinden soğumak, hani bazı tembel öğrenciler tembelliğine gerekçe olarak öğretmenlerini gösterirler ya o hesap