Türkiye'nin memur portalı

olması mı olmaması mı daha iyi düşündüren kan bağı olan aile yakınları.

normalde akraba bizim için önemli, değerli ve el üstünde tutulması gereken kişiler olması gerekirken, bu durum böyle değildir. birbirimizin elinden tutup kaldıran kişiler olmamız gerekirken, nedense en büyük yumruğu atan kişilerdir.

en yakın akraba kardeştir ama bir tane tarla için ne kanlar dökülür, ne küslükler ortaya çıkar. bir anda bakarsın ki; dost olman gereken kişiler en büyük düşmanındır. yeri gelir düşmanına bile rahatça güvenirsin, onun tabiatını bilirsin ama akraba ise öyle değildir. o'nu dost sanırsın ama en büyük hançeri ondan yersin yani beklemediğin yerden gelir vurgunlar.

kardeşin cenazesine bile el gördü için gidilir. türlü bahaneler ile cenaze namazında bile saf tutulmaz. islamiyetle şereflenmiş ama islamiyeti şereflendirememiş kullar olarak hayata devam ediyoruz. insanın canını da en çok akraban yakıyor. ele el diyorsun ama canına el diyemiyorsun.

insanoğlunun en büyük sınavıdır, belki de bu insanlar.

sol frema'da gördüğümde yine mi lades dediğim konu. biranda yeniden seçildi sandım. ha geri dön ne zaman kongreleri var, ne zaman oylama yapılacak bu konu da hiç bilgim yok. sadece ali koç'un aday olduğunu biliyorum. bu sebeple de yine aziz yıldırım kazandı da, yine mi "bu da gol değildi" demek geçti içimden.

iki yıl önce gerçekleştirdiğim eylem. banka beni gıcık etti ve benim istediğim senin için önemli değilse, bende seni silerim dedim ve iptal ettim. ilk ettiğimde kendimi çok kötü hissettim. parasız, pulsuz, biçare, nehir kenarında suya hasret bir kul gibi kalakaldım. bir şey almak istiyorum ve param yok o anda alamıyorum.

kredi kartı sahibi olmak, uyuşturucu kullanmak gibi birşeymiş, onu öğrendim. alışveriş yapmak istiyorsun ama nakitin yoksa bırakıyorsun. ondan sonra afakanlar basıyor. sen kim oluyorsun da en yakın arkadaşını iptal ediyorsun, hepsi sana müstehak diyorsun. ağla ağla işte, sen istedin.

bu sebeple anatem'de kredi kartı bağımlıları içinde bir bölüm açılmalı. başka türlü bu süreç kolay kolay atlatılmaz.

yalnız şunda hiç ama hiç yokluğunu hissetmiyorum. yok ödemenin son günü, yok atm'de kendi verdiği parayı geri almayan bankamatikle kavgam var. zor olsa da herkese tavsiye ederim, kartsız yani borçsuz yaşam çok güzel.

insanın hayatı boyunca yapamadıkları, keşkeleri, acabaları, geç kalınmışlıkları, erken gelişlerini ifade eden tanım.

hayatta hep keşkelerimiz var ve bu keşkelerimizi düşünmeden edemiyoruz. keşke bunu yapsaydım bu böyle olurdu ya da böyle olmalıydı diye. bu sadece bir serzenişimiz. o kadar fazla ama'larımız, acabalarımız, hayal kırıklıklarımız var ki ve bunlara takılıp kaldığımız zaman da ömür denen şey sona erip gidiyor. giden ömürü bir şeylere mal etmek, çok gereksiz bana göre. biz insanız ve hatalar, yanlışlar bizim için. zaten herşeye bir şekilde ulaşmış olsaydık, insan değil farklı bir varlık olurduk.

hala devam mı ediyor acaba diye sorgulatan trend. nasıl bir trend onu da anlamış değilim. sadece şaşkın şaşkın yazıyorum, ne diye fikir beyan ediyorsam artık. allah akıl fikir versin, bu tarz bir davranışa ancak dua edilir.