Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

kerimuzay

Bu üye Yazar

Bu üyenin profil sayfasına git

63 entry 32 konu hiç puanı yok
08.04.2017 18:27 son işlem tarihi takip etme takip et

Abdülhamid,filistinde yahudilere tek karış toprak vermedi

muhafazakar çevrelerin doğru olmamasına rağmen inandıkları bir mottodur. Ancak gerçek bunun tam tersidir.

Örnekler şu şekildedir:

1- Baron edmond Rotschild, ormanlıda muteber bir yahudiydi. Zira osmanlının borçlanma işlemlerine aracılık etmekteydi. Rotschild'e arazi satınalmada bir kısıtlama uygulanmamıştır. onun şirketlerine veya müstear adlarla onun adına arazi alanlara sadece bir şart ileri sürülüyordu, o da bu arazilere muhacirlerin getirilmemesiydi. Ancak fiiliyatta bu araziler zaten koloni kurmak için alınıyordu. Ve kayıtlarda, sınırdışı edilen tek bir yahudi dahi bulunmamaktadır. Sadece 1902 yılında Rotschild'e 2000 dönümden fazla arazi alması için izin verilmiş ve buraya 130 hane iskan edilmişti, resmi kayıtlara göre. tellioğlu'nun kitabında yer alan bilgilere göre 1882 ila 1891 yılları arasında Rotschild'in temsilcileri aracılığıyla asgari 69.000 bin dönüm arazi almıştır.

2- Daimi ikamet için gelmeyen osmanlı vatandaşlarına kırmızı tezkere uygulaması yapılıyordu. güya bunlar pasaportlarını sınırda vermekte ve 3 ay içinde filistin dışına çıkmalıydı. ancak yaşanan rüşvet olaylarından dolayı bu kişiler filistin dışına çıkmamakta, Rotschild himayesinde kolonilere yerleştirilmekteydi.

3- osmanlı sadrazamları bile arazilerini yüksek fiyatlarından satmaktaydı. örne olarak osmanlı sadrazamı kamil paşayı verebiliriz. 1902 yılında hayfadaki 400 bin kuruşa aldığı araziyi 10 bin liraya yahudilere satmıştır. Bu satış beyrut valiliğinin kayıtlarında yer almaktadır.

(Bkz: Abdülhamid,filistinde yahudilere tek karış toprak vermedi)
05.02.2017 22:28
  1. cumhuriyet çalışma grubu CÇG

    Org. Şener Eruygur tarafından, Jandarma Genel Komutanı olduktan kısa bir süre sonra (Ağustos 2002), Ak Parti'nin iktidara geldiği günlerde kuruldu. Daha önce Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Batı Çalışma Grubunun (BÇG) lağvedilmesinden sonra, bu grubun faaliyetlerini devam ettirdi. Halbuki BÇG'nin faaliyetlerini yürütmek üzere Mesut Yılmaz tarafından BUTKK kurulmuştu. Ancak cunta, sivil hükümetin çabalarını yetersiz gördüğü için Cumhuriyetin temel niteliklerini korumak, bu misyon için kamuoyu oluşturmak ulusal güçlerin birleştirilmesi ve eşgüdümünü sağlayacak bir süt yapı oluşturmak ve bütün bu çabaları desteklemek üzere medyayı kullanmak amacıyla Ulusal Birlik Hareketini örgütlemeyi hedeflemiştir.

     
  2. ömer dinçer

    "Türkiye'de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor" kitabıyla, 2003-2007 arasındaki yaşanan olayları anlatan eski bürokrat ve siyasetçidir.

     
  3. dünya bankası kredisi

    Daha önce Başbakanlık müsteşarlığı yapan ömer dinçer, dünya bankası veya imf'in kredi vermesini, "bir elinden alıp öteki eline koyma" olarak adlandırmaktadır.

    Dinçer, Türkiye'de Değişim Yapmak Neden Bu Kadar Zor adlı kitabında bu durumu şöyle açıklıyor.

    "Çoğu kez bir projeye açılan kredilerin kullanımı, projenin hazırlık ve onay aşamalarında kendilerinin işbirliği içinde oldukları uzman kuruluşlara ve tedarikçilere yönlendiriliyor. Dolaysıyla alınan paranın önemli bir kısmı yine yabancılara hizmet ve ürün bedeli olarak ödeniyor. Uzmanların muadili ve tedarikçilerin yerlisi olsa bile kredi kullanma şartı olarak öne sürülen bu dayatmalar nedeniyle, bu tür uluslararası kuruluşlar verdikleri krediyi hem uzmanlık veya tedarik bedeli olarak geri alıyorlar hem de anaparayı faiziyle birlikte tahsil ediyorlar. Düşük faizli görülen bu krediler gerçekte ülkeye hiç de ucuza mal olmuyor. Özetle bizim gibi tasarruf oranları düşük ve kendi insanının emeği dışında kaynağı olmayan ülkelerin, her seferinde daha fazla krediye ihtiyaç duyması nedeniyle borcu sürekli artıyor" syf. 73

     
    (Bkz: ömer dinçer)
  4. Kamu yönetimi temel reformu

    2003 yılında gündeme gelen, yüzlerce atolye çalışması yapılan, çıkmaması için uğruna cumhuriyet mitingleri düzenlenen, 2014 yılında kanun taslağı yayımlanan, 2015 yılında kanunlaşan ancak cumhurbaşkanı sezer tarafından veto edildiği için kadük kalan, hedefine ulaşamayan çalışmadır. Öncülüğünü başbakanlık müsteşarı ömer dinçer yapmıştır. Dinçer 2015 yılında çıkardığı türkiyede değişim yapmak neden bu kadar zor adlı kitabında, bu refomun neden hayata geçirilemediğinin arka planını anlatmaktadır.

    Kitaptan tespitler:

    - Tecrübeli bürokrasi benimsemediği bir siyasi projeyi ya geciktirir ya da kapsamını genişleterek uygulanmaz hale getirir.

    - Esas olarak Ankarada uygun strateji geliştirilmemiş hiçbir konu yoktur. Tercih farklılıkları veya siyasi iradenin zayıflığından dolayı sorunların çözümü hep tehir edilir

     
  5. Taner ünal

    Bir dönemin ünlü ismi. 2005 yılında vatansever kuvvetler güç birliği hareketi derneğini kurdu. Ama kendisine söz verenler örtülü ödenekten kaynak aktaramayınca, illegal işlere yöneldi. Vkgbh bu illegal işlerden dolayı dağıldı. Vkgbh ilk olarak mersin, maraş, malatya gibi etnik ve mezhebi çatışma ihtimali yüksek illerde kurulmuştu