Türkiye'nin memur portalı

aşkı sandıklara kaldırdım,

üstüne yükler yükledim,

açmasın kimseler diye,

kilitlerime kilit ekledim

...

sahi sandığa kaldırıp kilit eklesek

çıkmaz mı karşımıza,

gelme desek,

istemiyorum desek,

senden bir hayır görmedik desek

istenilmeyen ot misali olmaz dimi

...

Bilinmeyen denklemlerin üç bilindik harfi,

X e değer versem y gidiyor,

Y yi sahiplensem z nin üzeri çiziliyor,

Hiçbiri mutlu değil hep biri açıkta kalıyor diye düşündüğümden

Bu tarz soruları hep es geçmişimdir.(tebessüm)

Her duygunu bulabilme, hislerine tercüman olma durumudur.

Mutlusundur...

Hemen hareketli şarkılar dinler dans edersin,

Karadeniz ezgileri gibi.

Mutsuzsundur hopp en iyi arkadaşın olup dile gelirler,

Türk sanat müziği gibi.

Özlersin,

Yanındadır, sana ses olur.

Memleket şarkıları gibi.

Gitmek, uzaklaşmak istersin

Yanında uzun yol şarkıları vardır.

Bir de şarkılara tutanarak

Duygu yoğunluğu yaşamak vardır.

Akşamın güzel geçsin diye açarsın,

Anılar geçer beyninden,

Saklanılan yerlerden çıkan o bilindik hisler,

Kovarsın da yine de gitmezler.

....

Yaşarın da söylediği gibi

Şarkılar güzelse hala,

Ya da

Müzeyyen senarın dile gelmesi gibi,

Şarkılar seni söyler,

Dillerde nağme adın,

Aşk gibi, sevda gibi ...

yemek yapma olayı istemekle alakalı,

zorlama olduğu zaman o yemek de yemeğe benzemiyor zaten,

insan ihtiyaç duymadıysa öğrenememiştir,

bu öğrenemeyeceği anlamına da gelmez,

illa ki öğrenilir.

yeter ki istensin.

Bütün pencerelerde bekleyen benim,

Ve o çalmayan bütün telefonlarda,

Aylardır konuşan da,kabul.

Bir kez yolda karşılaşalım,

Onunla da avunacağım,

Adımı sesince duymaktan vazgeçtim,

Sesini duysam, susacağım.

Yel esiyor ama değirmen dönmüyor,

Kuraklık bu.

Adın ekmeğe dönüşmüyor.

Şiirini yazıp, içimize ah be.. dedirten şair.

Özlemek bile güzel onun şiirleri ile,

Sevmek de güzel,

Acı çekmek de...