![]() Türkiye'nin memur portalı |
|
Kültürümüzün baskıcı ve şekillendirmeye yönelik bir yanı var. Evlilik yalnızca bir yaşam tercihi değil, bir "başarı" kriteri gibi sunuluyor. Bu yüzden nikahsız bir birliktelik yaşayan bireyler, çevreden gördükleri baskı yüzünden kendilerini savunmak zorunda kalabiliyorlar. Bir nevi "hedefe" ulaşamamış hissi yaratılıyor. İşte bu baskı, sonunda ilişkiyi doğrudan ya da dolaylı olarak evliliğe yönlendiren önemli bir faktör oluyor.
Toplumsal baskıdan bağımsız ve sonuçsuz bir ilişki gerçekten mümkün mü? Teoride mümkün gibi görünüyor ama pratikte taraflardan biri çoğu zaman gelecekle ilgili beklentiye girebiliyor. Özellikle de toplumun ilişkilere bakış açısı bu kadar evlilik merkezliyken. Bu yüzden, evlilik hayali kurarak başlayan bir nikahsız ilişki mantıksızlıktan öte, temelde çelişkili bir başlangıç yapıyor.
Eğer bireyler, nikahsız birlikteliklerinde toplumsal beklentilere meydan okuyabilecek kadar güçlü bir bağa ve ortak bir vizyona sahipse, bu ilişki gayet sağlıklı bir şekilde ilerleyebilir. Ama evlilik gibi "kurumsal" bir yapıyı hayal ederek bu yola çıkıyorlarsa, o zaman bu ilişki sonunda büyük bir hayal kırıklığına dönüşebilir. Çünkü bu iki modelin beklenti ve işleyişi birbirinden çok farklı.
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2025 MN Yazılım |
