"Nasılsın" diye soranı, sorduğuna pişman eden kişilerin çoğu, akabinde "bir nasılsın diye soranımız da yok ki" diye de şikayet ederler. Eee sen nasılsın diye sorana bir dokun bin ah işittirip, buna pişman ettirirsen, etrafta nasılsın diye soracak dostu da zor bulursun. Gerçi gerçek dostlar hiçbir zaman pişman olmazlar, arkadaşlarının nazını çekerler, hâlden anlarlar. Ancak yine de kişiler etrafındaki kişilere, olurunca sıkıntılarını yansıtmalılar, gereksiz çıkışlarda bulunmamalılar, zira dost kişiden gelen samimi bir "nasılsın, iyi misin" sorusu, insanın olan dertlerini bile siler süpürür.