Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

Hazaralar

paylaş araştır

 

  1. Afganistan'da yaşayan etnik bir grupturlar.

    sanırım her ülkede bir ezilen halk oluyor afganların da ezilen halkı denebilir.

    neredeyse peştunlara göre insan yerine dahi konmayan ırktır.

    " şaşırdım mı? " hayır. her ülkede bir kendini üstün gören ırk oluyor maalesef. bitmeyecek de. biz karşımızdakine insan olarak bakmadıkça devam edecek.

     
  2. Afganistan nüfusunun yaklaşık %9 unu oluşturan bir halkmış. 4 milyona yakın nüfusları varmış.

    Garçe Türkleri olarak da adlandırılıyorlar. türk/moğol olarak da tanımlanıyorlar.

    dilleri Hezargi denen Türkçe Farsça karışımı bir dil.

    asya'nın "ötekileri" olarak isimlendirilen bir türk halkı.

    Bir söylenceye göre Cengiz Han seferden sonra Afganistan'da bin askerini bırakmış. Hazaralar onların torunlarıymış. "Hazara" "bin" anlamına geliyormuş ve isim onlara bu yüzden verilmişmiş.

    Neden öteki olduklarını araştırdım.

    taliban tarafından baskı görmüş, yoksulluğa mahkum edilmiş hatta kıyıma uğratılmış bir halkmış.

    Işid militanlarının katliamları da mevcut.

    Ülkenin genelinden, göçebe olmaları, mezhep farklılığı ve ırk farklılığı ( belirgin dış görünüş ) nedeniyle ayrışmış ve dışlanmışlar.

    afganistan'da peştun hakimiyeti var.

    Bir kısım hazara İran ve Pakistan'a geçmiş.

    ( Basından )

    Abdurrahman Han'ın emirlik görevine başladığı 1880 yılından sonra Hazaraların kâbus dolu günleri başladı. Şii olan Hazaralar hakkında din adamlarından: "Kim ki Hazara rafizilerinin kadın, çocuk, erkek ve mallarını ganimet alırsa İslam dinine göre beşte birini devlete verip kalanına sahip olabilir" fetvası çıkarıldı. Bu tarihten itibaren köle olarak pazarlarda satılan Hazaraların, 1921'de çıkarılan yasayla köle olarak alınıp satılmaları yasaklandı. Taliban'ın saldırıları sonucunda binlerce Hazara katledildi. İç savaş nedeniyle göçtükleri Pakistan'da da radikal İslamcı grupların katliamlarına maruz kaldılar.

    Hazaralar, toplumsal statülerini yükseltmelerinin tek yolu olarak eğitimi görüyor. Okuryazarlık oranları yüzde 70 leri aşan Hazaralar, bu sayede parlamentoda daha çok temsil edilirken üniversite öğrencilerinin yüzde 75 ini de onlar oluşturuyor. Kadınları da eğitimli olan Hazaralar, birçok vali ve belediye başkanı da çıkarmışlar. Daykundi şehrinin hem valisi hem de belediye başkanı Hazaralı kadınlardan oluşuyor.

    1970 lere kadar Peştun din adamları Hazaraları "katli vacip" olarak gören fetvalar vermeye devam etmiştir. Bir Hazara öldüren Peştun'a cennet müjdesi verilmiştir. Kayıtlara geçen ilginç bir olay da var. Latif Gül adında bir Peştun, 1960 yılında 40 kadar Hazara kadınına tecavüz edip öldürme suçundan yargılanırken şu savunmayı yapmıştır:

    "Molların fetvası üzerine böyle bir eyleme kalkıştım. Din adamlarımız bize öldürtülen bir Hazara'ya karşılık bir günahımızın affolacağını söylemişlerdi."

    Hazaraların gerek ekonomik gerekse sosyal statü bakımından görece olarak iyileşmeleri ancak yurtdışında çalışan ve okuyan diaspora sayesinde olmuştur. Yurtdışındaki Hazaraların Afganistan'daki soydaşlarıyla ortak girişimlerde bulunması ve iyi eğitim alarak üniversitelerde akademisyen olarak görev almaları Hazaraların özgüvenlerini kazanmalarına da vesile olmuştur.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.