Türkiye'nin memur portalı

"ooo yaşadın çok güzel bir yer" denilerek ilk öğretmenliğe başladığım, araba bulamadığımdan ilk görev yerindeki işime gidemediğim, gitiiğim diğer okuldada yer olmadığında 8 ay boyunca müdür yardımcısı odasına yattığım, yediğim içtiğim, haftada 1 taze ekmek alabildiğim ve 1 hafta boyunca yine onları kullandığım,herkesin kuyu suyu kullanmasından defalarca toplu hastalık olan, 2004 te kurtulduğum, şimdi ise Suriyelilerin yerli nüfusu geçtiği düşününce durumuna üzüldüğüm şehir.

şimdiki çocukların babalarına sorduğu, yarın torunların dedelerine soracağı sorudur.

elimdeki siğili göstermek için gittiğim doktorun "git bunu bi hocaya okut" sözünü hatırlatan, ona inat ilaç alıp sürdüğüm ancak dediğini de yaptığım için hangisinin işe yaradığını hala merak ettiğim duruma benzer olaydır.

sürekli gündemde olan ve devletin atamaya mecbur olduğu algısı oluşturulan eğitimli ve işsiz insanlar topluluğudur. kendimde kamuda öğretmenim ama devletin böyle bir mecburiyetinin olduğunu düşünmüyorum. ücretli öğretmenliğin olmaması yerine kadrolu öğretmenin olması gerekir. burada devletin yanlışı ihtiyacı kadar ihtiyaç duyduğu öğretmeni yetiştirmesi gerekirken bunu yapmamış olmasıdır. nasıl ki her mühendis, her mimar, her hemşire-doktor devlet sektöründe yer almıyor özel sektörde de çalışıyorsa öğretmenlerinde öyle yapması gerekir diye düşünüyorum. zaten tavsiye etmem inşallah çocuklarım öğretmen olmaz.

başlığı açanın hatay valisi iken emniyet genel müdürü olan valinin adını hatalı olarak verdiği, altına entry girenlerin Hatay'ı Antakya olarak algıladığı yazılarından belli olduğu, Suriyeli göçü, çarpık yerleşme, son sürat ve kontrolsüz sanayileşme ile doğal güzelliği zarar gören güzelim akdeniz ilimizdir.