Türkiye'nin memur portalı

Ben hiç bir geçmişe özlem duymuyorum. Çünkü eskiden fakirlik vardı kıt kanat geçinen aile, çamurlu okul yolları, soba etrafında toplanır ısınmaya çalışırsın bir tarafın yanar bir tarafın donar. Bir tencere yemek hemen biter, kimseye yetmez karnını doyuramazsın. Baba ailenin otoritesi sert mizaçlı aksi inatçı o ne derse olur sana söz hakkı verilmez, kadın sürekli ezilir, sen sus aklın ermez denir. Her hak erkeklere aittir, onlar ne yapıyorsa doğrudur. Misafirler gelir konuşur gülersin niye gülüyorsun diye kızarlar. Baskıcı bir toplumdu. Güzel yanları var mıydı? vardı elbette. Saygı vardı hürmet vardı misafirperverlik vardı. Yardımseverlik vardı. Güven vardı evinin kapısını kilitlemeden yatardın. Mahallede yabancı birisi dolaşsa fark ederdin. Herkes birbirini tanırdı. Komşunun bir işi olduğunda mahalleli yardıma giderdi. Köylerde insanlar daha sevecen ve samimilerdi. Ekmeğini paylaşırlardı. Şimdi ise her ürünlerini maddiyata dönüştürüyorlar. İkram, göz hakkı diye bir şey kalmamış.

iki farklı insanın aynı evi aynı hayatı paylaşması zor bir durum. Yeri geldiği zaman da kardeş kardeşiyle anlaşamıyor 5 parmağın 5 i bir değil önemli olan ortada buluşmak iki tarafta inatlaşırsa değişmek için uğraşmazsa evlilik çekilmez hale gelir. Eşlerin ailelerinin yeni evlenenlere karışması sürekli onları kontrol etmesi ve baskı kurması doğru olmamakla birlikte öncelik eşinin ve varsa çocuklarının olmaması, bekar hayatının devam ettirmesi üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmemesi bencil davranması gibi birçok neden var evliliği bitiren. Günümüzde boşanma olayları çok arttı toplum iyice bozulmakta aile kavramı diye bir şey kalmadı. Mutlu olmak için değil birlikte mutluluk üretmek için evlenilmeli. Günümüzde boşanmış bireylerin evlilikten korkar hale gelmeleri, boşananların çok olması nedeniyle alternatifler çok diyerek gayri meşru hayatlar yaşaması. Beklentilerinin fazla olması ve sadık davranılmaması . Bunun gibi birçok neden var. Kusur tek taraflı değil iki tarafta kendini sorgulamalı evliliği devam ettirmek istiyorlarsa sabır göstermeli mücadele etmelidirler. Sorumluluk alamıyorlarsa bencil davranıyorlarsa aile kavramının ne demek olduğunu bilmiyorlarsa evlenmesinler kardeşim. Herkes evlenmek zorunda değil.

yaşamak ve hayatta kalmak için hiçbir mücadele etmeyen, asalak, sorumsuz, tembel ve bencil insanlar aklıma geliyor.

insandan insana değişir. Önce sağlığın yerinde olması, çocuklarının yanında olması ve güvende olduğunu bilmesi, vicdanen kafanı yastığa rahatça koymak, havanın günlük güneşlik temiz olması, ev işlerini bitirip güzel bir yorgunluk kahvesi yapıp içmek, ekonomik yönden zorluk çekmemek kimseye muhtaç olmamak, müzik eşliğinde spor yaparak kalori harcamak, ruhen olumsuzlukları düşünmemek pozitif olmak, çevrende seni düşünen seni önemseyen insanların olması, maneviyat duygularının gelişmesi Allah ı her zaman anmak dua etmek ve ibadetlerini yerine getirebilmek ,her haline şükretmeyi bilmek gibi

erkeklerin iç dünyalarını ancak erkekler anlar keşke o iç dünyalarına girebilseydim kim bilir ne tilkiler dönüyordur kafalarında her ne kadar pek konuşmayı sevmeseler de içten içe yiyip bitiriyorlardır kendilerini. Gerçi çok konuşan erkeklerde pek çekilmiyor tıpkı çok konuşan kadınlar gibi kısa ve öz olmalı .