Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
eşi çalışan erkeğin, sırf eşi kaçıp gitmesin korkusuyla ev işleri yapabileceği düşüncesinin var olabileceğini gösteren entri gördüğüm başlık.
bir erkek olarak, olaya hiç böyle bakmamıştım. gerçekten şaka yapmıyorum. eşi çalışan bir erkeğin böyle bir düşünceye bürünebileceğine, gerçekten ekonomik kaygılarla, sırf eşi eve para getirdiği için, istemeyerek (zorla) ev işi yapabileceğini düşünenler var aramızda. korkunç bir şey değil mi bu sizce de? bir tek bana mı öyle geldi?
kadına bakıştaki bu çarpıklık, hayatın devamı için gerekli basit bir kaç ev işini yapmanın salt kadın cinsine ait olduğunun düşünülmesi bir yana, "çalışan kadın" kavramına bu denli "tuhaf" (gerçekten anlamlandıramadığım için tuhaf diyorum. saçma, alakasız, yuhh denecek cinsten bir şey aslında) olabilir mi?
erkek cinsinden dünyaya gelmek sanki kendi marifetiymiş gibi davranıp bunu bir üstünlük olarak görenlerin sayısı bizim gibi geri toplumlarda son derece yüksek. bunda dinsel, sosyolojik, kültürel bir takım etkenlerin payı büyük. en başta kadının "eksik etek" görülmesi, erkeğin eksik bir formu olduğu düşüncesi, şeytanla bir tutulması, sadece iffetli olarak kalabilirse kendisine mükafat olarak anne olabilmesinin "bahşedilmesi" gibi sakat ve çarpık düşünceler ve bunlardan türemiş ideolojiler demokrasinin beşiği yunanlılardan romalılara, ordan günümüze kadar müşteri buldu kendisine. (çok uzatmak istemem. konuyla ilgili okuma yapmak isteyenler imge yayınevinden çıkan "mizojini" isimli kitabı okuyabilirler. ufuk açıcı ve aydınlatıcıdır.)
bizim toplumda işte yukarıdaki tür erkeklerin en büyük "üreticisi" maalesef ki yine kadınlardır. o kıymetli anaların o kıymetli oğluşları böyle çarpık fikirlere kapılıp bi anaları yokmuşcasına kadını mahkum etmekteler. aynı herifler başka başlıklarda kadınlarla ilgili o kokuşmuş beyinlerinin yansıması hastalıklı düşüncelerini parmakları marifetiyle bu gibi herkese açık ortamlara zerkedebiliyorlar (bkz."sevgilisiyle aynı evde yaşayan kız" başlığı).
yani güzel kardeşlerim pek çok mutsuzluk sebebimizin başında bu karşı cinsi anlamamamız, anlayamadan geberip gitmemiz geliyor. bu durum çilekeş anne-prens oğul, prens oğul-çilekeş karı, çilekeş karı-çilekeş anne, çilekeş anne-prens oğul... şeklinde bir fasit daire şeklinde her gün yeniden kendini üreterek devam ediyor. (karı kelimesini bilerek seçtim evet. birey olamayan kadın bir eş değil, "karı" olabiliyor bu daire içinde)
işin özü birey olabilmekte. kadının da erkeğin de aynı "insan" olduğunu bilerek, bunu elbette yasalarla garanti altına alarak, insanı sürü değil birey haline getirerek böyle kokmuş düşüncelerden uzaklaştırabiliriz.
bu kişi benimdir.
Eğer ortaokuldan beri aileden uzakta eğitim görüp iş hayatına atıldıysan ve bulunduğun şehir ailene yüzlerce kilometre ötedeyse herşeyi paşa paşa yapmak durumunda olan erkektir.
Ben bunları stres atıp kafa dağıtmak için yapıyorum orasıda işin ayrı bir boyutu elbette..
Hatta görüyorum ve arttırıyorum.
yemek yapıp bulaşık yıkayan yerleri silip süpüren ütü yapan ve kendi söküğünü diken şahsına münhasır kişiliğimdir..
memurlar nette takılan insan kalitesini özet halinde görmemizi sağlayan başlıktır. eşek gibi kocasına hizmet edip ezikliğini gizlemek için bu erkek tipini makbul bulmadığını ifade eden kadınla kadın kendi parasını kazandığı için erkeğin maddi bir kaynaktan mahrum kalma korkusuyla bu şekilde davrandığını iddia eden erkek birbirlerine çok güzel uyup, evlenip tam bir annesinin prensi, babasının aslanı modunda büyüyüp sonra barzo haline gelen bir evlat yetiştirip ülkemize armağan edebilirler. kimi erkek başlıktaki gibi hareket ederken kimi kadın da iletilerdeki gibi yakıştıramaz bunu erkeğine. böylesine acınmaz da, bunun yetiştireceği çocuk başka bir kadının hayatını çekilmez hale getirir ona üzülüyorum.
kadınların hayalinde yer alan ama gerçek hayatta karşılaşma olasılıkları düşük olan erkek tipidir.
hem yemek yapacak, hem bulaşık yıkayacak, hem de yerleri silip süpürecek. yazarken bile böyle biri olamaz, o kesin robottur, özel yapımdır, kadınları mutlu etmek adına açılan başlıktır, diye şeyler aklıma geliyor.
kadını köle gibi gören bir toplumda yaşayıp, yaşama hakkının bile kendisine bırakılmadığı, her zaman bir şekilde zarar gören bir varlık için, hayali bile zor olan eylemlerdir bunlar.
birileri kadınlara şaka yapmak için böyle birinden bahsetmiştir. azıcık mutlu olsun garibanlar demişlerdir. bu şakayı da insafsız bir erkek yapmıştır.
vurun şakaların dibine, bu gece sabahlar olmasın.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |