Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
"Yeni Başlayanlar İçin Postpartum Depresyon" olarak tanımlanan kitaptır.
aynı zamanda otobiyografik bir özellik taşır.
selim ileri'nin değerlendirmesi ise şu şekildedir;
"Bu kitap okunur okunmaz unutulmak için yazıldı. Suya yazı yazar gibi...
"Siyah Süt" kadınlığın, kadınların hayatının kasvetli ve karanlık ama son tahlilde geçici bir dönemiyle ilgili. Birdenbire gelen ve geldiği gibi hızla dalgalar halinde çekile çekile giden bir haletiruhiye burada incelenen.
Bu haliyle elinizde tuttuğunuz kitap bir nevi tanıklık. Otobiyografik bir roman.
(...) Annelik dünyanın en yaşanılası, en muhteşem lütuflarından biri; güzel ki hem de nasıl. Aldığı tüm övgüleri fazlasıyla hak ediyor.
Öylesine benzersiz, öylesine kıymetli... aynı zamanda çetrefil, karmaşık ve kimi zaman hayli ağır.
'Siyah Süt, cesur, şaşırtıcı, tılsımlı bir roman: Bunca kötülüğün ortasında, bize umut veriyor Elif Şafak, dayanabilmek, direnebilmek ve sonra hayata, bir mucize gibi, yeniden başlayabilmek için."
Elif şafak'a bir kez daha aşık olduğum; kadınlığımı, anneliğimi, eşliğimi...vel hasıl-ı kelâm bana biçilen bütün rolleri bir bir masaya yatırıp didik didik incelememe vesile olan roman...kapaktaki karikatür bugün bile gözümün önünde... geceliğinin yakasında bebek kusmuğu olan, saçları dağınık, uykusuz permeperişan bir kadın... yani ben yani sen yani biz...
Siyah sütü okumasaydım yine o kadar kolay atlatır mıydım o günleri bilmiyorum. Dönüp baktığımda "yalnız değilmişim" cümlesini kurdurmasından ziyâde , her elif şafak romanında olduğu gibi kurgusu ve diliyle tutsak etmiş beni kendine...
O kadın hep yazsın ben hep okuyayım..
Karaladığı not defterlerini bile...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |