Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
ben ilk "kadın" anamı bilirim.
anası genç yaşta dul kalmış,6 kardeşli yetim anamı.
o küçücük yaşında koca bir ailenin
sorumluluğunu almış.çocukluğunu yaşamamış.
bildiğin küçük kadın, kardeşlerine ikinci ana. ellerin, havuç bahçelerinde yarı
beline kadar suyun içinde çalışmış.o küçük eller nasırla ilk o yaşlarda tanışmış.anam çalışkan bir kızmış.hem çalışmış hem okumuş.sağlık kolejini bitirmiş.erken yaşta mesleğe atılmış.çalışmış, kazancının çoğunu anasına yollamış.kardeşlerinin de hepsini okutmuş.daha zormuş o yıllar kadın olmak.ana evinden uzak,genç bir kız...çok isteyeni olmuş anamın.babamda istemiş.anam şart koşmuş "anama ve kardeşlerime kendi kazancımdan düzenli para yollamam lazım.bunu bil beni öyle iste."demiş.babam kabul etmiş...
çocukluğumda anamı hep bir koşturmaca içinde hatırlarım.evin içinde koşan bir kadın. işten gelince yemektir, bulaşıktır uğraşıp duran.akşamları erkenden yorgun düşerdi anam.yatsa hemen uyurdu belki ama o bizle de ilgilenirdi.o sıcak içi ısıtan sesi kulaklarımızdan, o insana güç veren eli sırtımızdan hiç eksik olmazdı.
ben ilk "kadın" anamı bilirim
sıcacık sesi, o güç veren elleri...
bugün 5 aralık "dünya kadın hakları günü"
benim için en değerli kadın olan annemle başlamak istedim yazıma...
bugün, 5 aralık 1934 tarihinde dünya kadınlarına "milletvekili seçme ve seçilme hakkı" verilmesinin yıldönümü.bu tarihte ülkemizde anayasa ve seçim kanunundaki değişiklikle kadınlarımıza ilk kez oy kullanması ve aday olmasının önü açılmıştır.
bu tarih öncesinde de anam kadar kıymetli atam, mustafa kemal atatürk'ün kadın haklarına yönelik birçok çalışması ve söylemleri olmuştur.
cumhuriyetin ilanından dokuz ay önce izmir'de halkla yaptığı bir konuşmasında
bu düşüncelerini şöyle ifade etmiştir.
"bir toplum cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiğini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur.bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi budur...
bizim toplumumuz için ilim ve fen lüzumlu ise bunları aynı derecede hem erkek hem kadınlarımız elde etmeleri gerekir...
kadınlar toplum yaşamında erkeklerle birlikte yürüyerek birbirinin yardımcısı ve destekçisi olacaklardır."
kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkı verilmesi ile ilgili görüşmelerde de meclis kürsüsünde de şöyle demiştir.
"türk kadınına bu hakkın bir lütuf olarak verildiği kanaatinde değiliz.kimse bu kanaatte olamaz.bir memlekette yurdun her tarafı istilaya uğradığı zaman kadınlar ateş altında erkeklerle beraber omuz omuza çalışırlar, memleketin geri kalan kısmını korumak ve beslemek için tarlanın kara toprağından yiyecek çıkarmaya çalışırlar, elbette bu varlıkların yurdun her köşesinde ve her tabakasında söz söylemeye hakları vardır"
atamın ve bu yasa değişikliğini kabul eden milletvekillerinin sayesinde türk kadını çoğu avrupa ülkesinden önce bu hakka sahip olmuştur.
türk kadınına, bu hakka sahip olmasını sağlayan eşsiz atam'a, o gün mecliste oy kullanan tüm milletvekillerine teşekkür ediyor, kadınlarımızdan da bu haklarına sahip çıkmaları için cumhuriyet kadını olmalarını salık veriyorum.
"dünya kadın hakları günü" kutlu olsun...
Tanım: kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olduğu sosyoekonomik, siyasi ve yasal hakların tümüne verilmiş isim.
Cogu kadinin bilmedigi haklar. Hala kadina siddet icin su durumlar istisna diyen zihniyet var. Bunlar hep kutsal denen sacmaliklarin uzantilari
olmayan haktır.
kadın hakkı diye bir şey olsaydı; kadının boşanma hakkı, hayır deme hakkı, savunma hakkı gibi hakları da olurdu. bunların birçoğu olmadığına göre, demek ki kadın hakkı diye bir şey yok.
Sadece görünürde olan haktır.
Uygulama konusunda tüm dünya sınıfta kalmıştır.
Geçen haberlerde Türkiye'de yaşayan Rus karı kocadan kadın şiddeti de gördük ya bunun memleketi cismi filan yok, öyle bir hak da yok.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |