Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
önşartı müreffeh bir hayat yaşamak olan eylemdir.
ihtiyaçlar hiyeraşisini bilirsiniz önce yemek barınma güvende olma gibi hayati ihtiyaçlar giderilmeye çalışılır, sonra kişisel ihtiyaçlar ve zevkler giderilmeye çalışılır, en son hobi gibi, istediğin mesleği icra etmek ve tebrik edilmek, takdir görmek gibi şekillerde kendini gerçekleştirmek için uğraşılır, çalışılır.
refah seviyesini anlamak için ilgili kişilerin ne kadar ve ne şekilde hobiler edindiğine bakabiliriz.ülkemizde refah içinde hayatlar yaşayamadığımız için haliyle hobi de edinemiyoruz.kişilerin ihtiyaçlarında öncelik sıralaması her zaman hayati konular oluyor.aslında hayati ihtiyaçlarını giderse bile yedi sülalesi gariban olan vatandaş, tırnaklarıyla kazıyıp, çalışıp didinip para mal mülk sahibi olsa da güvende olma hissini yaşayamıyor.bu bahsettiğim hepimizde bolca mevcut.40-50 sene öncesine gidince kıtlıklardan çıkan bir ülkeyiz.anne/babalarımız, maks. dedelerimiz kıtlığı gören nesil olunca, yetiştirdikleri nesil de hobi edinmek yerine stoklama, biriktirme, geleceğe yatırım yapma kültürüyle yetiştirilmiş bir nesil haliyle.
hal böyle olunca ülkemizde hobi edinme kültürü sanıyorum ki hiç genele yayılmış bir halde olmayacaktır.
insanın boş zamanlarında oluşan can sıkıntısını engellemek için severek yaptığı işlerdir. bulmaca çözmek, koleksiyon yapmak, resim yapmak, kitap okumak, müzik dinlemek, internete takılmak gibi birçok uğraş boş zamanlarda insanın severek yaptıkları işlerdendir.
Kişinin kendi bilgi ve eğitim alanı dışında genellikle ilgi duyduğu bir alanda, boş vakitlerini değerlendirme amaçlı, ortaya bir ürün koyma şeklinde yaptığı uğraşılara verilen addır.
Yaklaşık iki-üç senedir edindiğim ahşap ya da kütük üzerine taş boyama hobisi sonucu ortaya çıkarttığım ürünler-en sonuncu çalışmam şu an profil resmim- evimin iki duvarını komple doldurmuş durumda. Para verip alsam, gözüme bu kadar güzel gözükmez. Kendi yaptığım çalışmaları, Hediye etmeye de bayılıyorum. Bu çalışmaları yaparken vaktin nasıl geçtiği anlaşılmıyor bile. İnsanın severek yaptığı bir hobisinin olması, kesinlikle psikolojik açıdan kişiyi çok rahatlatıyor, hobi edinmeyi şiddetle tavsiye ediyorum.
Hobi, Kişinin hayatını idâme ettirdiği, "mesleğim" dediği işin dışında kalan vakitlerde, tamamen zevk aldığı için, yapmaktan hoşlandığı için, bu sırada geçen zaman kişinin kendini iyi hissetmesini sağladığı için gerçekleştirilen her türlü uğraşılar bütünüdür.
Maalesef bizim toplumumuzda pek yeri yoktur, "ne gerek var", "neden uğraşıyorsun ki", "yapacak işin mi yok", "satıp, para kazansana" tarzı o kadar çok eleştirel cümle ile karşılaşıyorum ki yakın çevrem tarafından (neyse ki eşim en büyük destekçim). Daha önce de paylaştığım gibi 3-4 yıldır taş boyuyorum, önceleri sadece tek taşa birşeyler çizip, boyayıp, vernikleyip, magnet halinde buzdolabıma asıyordum, sonrasında kütük, mdf ahşap, jüt ipten yapılmış zeminler üzerinde belli bir kompozisyon dahilinde çalışmalar yapmayı keşfettim. Sırf bu hobim için instagramda göreceğim çok çalışma vardır düşüncesiyle instagrama üye oldum ki iyi ki olmuşum, çok yararlı oluyor çünkü orda bu işi hobi olarak değil de ticari olarak yürüten yüzlerce insan var, onlarla tanışmak ve paylaşımlarından feyz almak hoşuma gidiyor. Sürekli kendimi yenilemek ve geliştirmek, amatörce yaptığım çalışmaları daha ileriye taşımak kendi açımdan azıcık da olsa takdiri hak ettiğini düşünüyorum.
Hobi sahibi olmak aynı zamanda bir emek ve para ister. Hammaddem olan taşları, memleketimden tek tek ellerimle toplar, onları uzun yol yolculuğunda güvenli bir şekilde taşır, eve gelince de tek tek yıkayıp, ebat ve şekilllerine göre tasnif ederim ki bu iş çok yorucudur ancak bir o kadar da zevklidir. Bazen eşim de taş seçer bana verir, geri bırakırım, "bu işime yaramaz ki" derim. Taşı ilk elime aldığımda ondan ne yapabileceğimi öngörebilmeliyim, 800 km yol katedip deniz kenarından evimdeki dolaba kadar gelebilmesi için taşın bir sonraki aşamasını hayal edebilmeliyim. Yoksa deniz kenarı taş dolu, ancak hepsi çalışma yapmaya müsait değil. Bu iş taş ile de bitmiyor tabi ki, Önce bir kırtasiyeden aldığım akrilik 6 lı boya seti ile başladım, meğerse hobi merkezlerinde bu iş için koca koca tüplerde markalı akrilik boyalar varmış, bunları keşfettikten sonra yaklaşık 50 ye yakın renkte akrilik boya kutum oldu. İnstagramda akrilik boyaların farklı kalınlıklardaki uçlarda kalemlere de doldurulduğunu gördüm, en kaliteli olan çok pahalı ama birini olsun (en çok giden beyaz renk) ondan aldım, diğer renklerde daha ucuza kaçtım. Çünkü ince uçlu kalemlerde ince detaylarda çok faydalı oluyor. Boy boy Fırçalar tabi ki olmazsa olmaz. Vernik olarak ilk başta tiner bazlı olanı kullanıyordum, ancak zahmetliydi, kuruması çok vakit alıyor ve kokuyordu. Kısa sürede fark ettim ki su bazlı vernikler varmış. Tiner bazlı kadar parlak yapmasalar da daha sağlıklı ve kullanımı kolay. Ve en temel malzeme olan tüm bu taşları belli bir kompozisyon dahilinde yerleşyireceğimiz alt zemin gerekiyor. En baştan beri "kütük"çüyüm ben. Doğal ahşap kütük gibisi yok. Kütük zemine uygulanan çalışmalar ayrı bir gözüme hoş geliyor. Ancak sadece kütük zemine yapmadım. İstanbu'a uğradığımda eminönü'nde o dar karmaşık sokakların birinde bir yer bulmuştum hobi malzemeleri satan. Genelde ahşap mdf yapısındanki anahtarlık, supla, çaydanlık altlığı gibi şeyleri burdan tedarik ediyordum. Pandemi girince araya internetten sipariş vermeye başladım. Tüm bu uğraşılar kendim için. Çalışmalarımın büyük bir çoğunluğunu kendi evimin duvarına astım, diğer büyük çoğunluğunu da aileme ve öğretmen arkadaşlarıma hediye ettim.
Şuan "paha biç, bu çalışmayı bana sat" dese biri vermem, veremem. Çünkü onu kendime yaptım. Başkasına yaptıklarımı da para karşılığında veremem çünkü işin içine maddiyat girerse kendi nezdimde o iş "hobi" olmaktan çıkar. Ancak emekli olduğumda da düşünmüyor değilim, zira instagramda daha ilk günümde lisedeki biyoloji öğretmenime denk geldim. Emekli olunca yapmaya ve yaptıklarını sipariş üzerine türkiye'nin pek çok yerindeki kişilerle paylaşmaya başlamış. Neden olmasın, belki ilerde emekli olunca ben de işi daha ticari boyuta taşırım ya da taşımam, bilmiyorum ancak şuan sadece hobi olarak kalması benim için yeterli.
Herkesin kendine bir hobi edinmesi, vaktini bu şekilde daha değerli ve kaliteli geçirmesi gerekir. hobi süresince geçen süre, kişinin kendine ayırdığı zamandır aslında. Kendi için bir şey yapmaya alışık olmayan bünyeler tarafından her ne kadar çöpe atılan zaman ve para gözüyle bakılsa da hobi sahibi olmak dünyanın en güzel şeylerinden biridir.
Covid kapanmalarının en olumlu sonuçlarından bir tanesi olarak yaygınlaşan durumdur. Covid kapanmalarıyla birlikte gençlik hobilerimden oldukça farklı hobiler edindim. Ahşap boyamaya başladım, kilden çimentodan objeler yapmayı bile denedim ve kısmen başardım. Arada kalan hobimde yani örgü örme konusunda kendimi aştım. Etrafımda atkı örmediğim kadın ya da erkek kalmadı.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |