 Türkiye'nin memur portalı |
 Oturum aç
 Üye ol
 Parolamı unuttum
|
Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç
Üye ol
Parolamı unuttum
|
genelde duvarlara, yaşlı ağaçlara, okulda sınıf sıralarına ve masalarına, araç sahiplerinin araçlarının müsait herhangi bir bölümüne çaktırmadan veya göstere göstere yazılan yazılardır.
su da 'erikli' yazıyo ama bu sade..
Duvara yazılan yazılar olması beklenen ama kağıt hariç her türlü yüzeyde görülebilen zekâ pırıltıları.
Bu akımda zülfü ustanın da az emeği geçmemiştir hani.
Misâl:
Okulda defterime, sırama ağaçlara, yazarım adını
Okunmus yapraklara, bembeyaz sayfalara yazarım adını
Yaldızlı imgelere, toplara tüfeklere, kralların tacına
En güzel gecelere, günün ak ekmeğine, yazarım adını.
...
bazen ara sokaklarda, alt geçitlerde, tuvaletlerde karşımıza çıkan yazılardır. mekanın önemli olmadığı, kişinin ilham perilerinin nerde geldiğine bağlı olarak değişkenlik gösteren yazılar. sokak aralarındaki yazıların bir adres ya da herhangi bir ima içerdiğini, mesaj vermek amacıyla yazıldığını hep düşündürür insana. bu sokakta ne var, köşede kimler oturuyor diye deli sorular gelebilir. alt geçitleri sanırım daha çok lise öğrencileri kullanıyor, hep erkek, kız isimleriyle dolu oluyor. belediye siliyor ama gençlerde asla yılmak falan yok.
En meşhurlarını tosun'un yazdığı, envai çeşit örneği bilumum duvarlarda karşımıza çıkan yazı örnekleri.
Kimi zaman sevgiliye bir sitem, kimi zaman asker tertip numarası şeklinde olurlar. Kendi gözümle gördüğüm bir kaç örnek;
60 kg yoksun senden çektiğim 1 ton,
Sana laik (evet laik) olamadım,
88/4 tertip, kızlar ağlamayın,
Bir de internet aleminde efsane haline gelmiş olanları vardır ki onlardan da bence en güzeli noktasına virgülüne dokunmadan;
"Kızım kırdığın bu kalp anayın porselen takımı değil"
yeni askere gideceklerin veya ergen gençlerin sağa sola yazarak yaptıkları ve insanları bazen rahatsız ettikleri durum.
Graffiti deniyor sanırım adına. Duvarlara gelişigüzel o anlık duyguların, düşüncelerin, isyanların şekil, yazı ve resimle aktarılması olayı...
Benim bildiğim ve şimdiye kadar şahit olduklarım yazılan çizilenlerin genelde özlü ve sade olduğu yönünde. Az kelime ve şekille vurucu anlam yakalanmaya çalışılıyor. Bu yönüyle de ben onu bir sanat ve yetenek işi olarak kabul ediyorum.
Her gün yolumun üzerinde bulunan bu tarz yazı ve resimlerin uygulandığı bir duvarın önünden geçiyorum. Gençlerin dünyalarını anlamak ve onların esprili ifadelerini görmek hoşuma da gidiyor. Yalnız son günlerde biri var ki beni benden alıyor okudukça. Duvarı bir defter sayfası gibi kullanıp düzgün el yazısıyla adeta mektup yazıyor. Noktalama işaretleri, harflerin boyu, sayfa sonu hizaları bile titizlikle hesaplanmış. Okudukça gülümsüyorum, saflığını mı seveyim, gayretini mi, bilemedim... Umarım yazdığı kız da sever onu. (gülücük)
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |