Türkiye'nin memur portalı

arapça kökenli bir sözcüktür. gücenme, kırılma gibi anlamları da bulunmasına karşın daha ziyade öfke ve kızgınlık anlamları ile ön plandadır.

olumlu etkisini görmek, şifa olmak gibi anlamları bulunan deyimdir.

yorucu bir iş sonunda içilen bir fincan kahvenin üzerimde bıraktığı etkidir hele ki dost dokusunda olan biri ile ise..

teknolojik yetkinliklerini gelişim ve beceri olarak değerlendirdiğimiz, anane, görgü görenek ve örflerimize de bir o kadar uzakta yetişen, asi dozda, isyankar pozda, bildiği tek rota burnunun diki olan, aman okusun da diyerek sürekli pohpohladığımız, yardımlaşmadan pek anlamayan, bireysel çıkarları daha ön planda olan, "kendini ezdirmesin"i öğretirken başkalarının üzerine basmaması gerektiğini öğretmeyi atladığımız, ahlaki yozlaşmaya maruz kalmış geleceğimizi emanet edeceğimiz, beton yığınlar arasında ayakları toprağa basmadan yetiştirdiğimiz, domatesin ağacı olduğunu sanan çocuklardır.

kuşların bile kahvaltı etmek için birbirlerine gelip gitmedikleri bir tenhalıktır.

yazar ekmek almak için dışarı çıkmak bile istememektedir ki tenhalık ürpermesine neden olmuştur

ekmek olmaması nedeniyle pasta yenilecektir bu pazar kahvaltıda.

Trt'de 2000-2003 yılları arasında yayınlanan Yedi Numara isimli dizinin aklımda kalan repliklerindendir.

Dizi karakterlerinden haydar'ın "ne oldu acep recep" repliği ile başabaştır.

2000'li yılların başında oldukça başarılı bir izlenme oranına sahip olan dizi, tekrar bölümleri ile de hemen hemen aynı reytingi alarak bir televizyon klasiği haline gelmiştir.