Babası milyonerken 1873 krizinde her şeyini kaybetti.Geleneksel ortaöğretimden sonra Viyana Üniversitesi'nde hukuk fakültesine girdi.1884'de Roma hukukundan doktorasını tamamladı.Bir süre avukatlık yapsa da hukukun kendisini tatmin etmediğini görerek edebiyat ve güzel sanatlara yöneldi.Bir petrol milyonerinin kızı olan Julie Naschaeule ile evlenince karısının zengin çeyizi sayesinde vaktini keyif ve edebiyatla geçirmeye imkan buldu.Kısa öyküler ve piyesler yazdı.1891 tarihinde Avrupa'nın en tanınmış günlük gazetesş olan Neue Freie Presse'nin Paris temsilciliğine atandı. Ailesi dindar olsa da kendisi dindar bir Yahudi değildir.İbranice bilmez.Hatta seküler fikirlere sahiptir.Zaten o bir inanç ocağı değil, bir Yahudi devleti kurmayı amaçlamaktadır. Garaudy onu şöyle tanımlar : '' Siyasi siyonizm'in babası olan Herzl'in kendisi dinsizdi.Tanrıya inanmazdı.Dini kitaplara sadece kendi güç politikasını destekledikleri ölçüde yakınlık gösteriyordu.'' Herzl Filistin'de bir Yahudi devleti kurma fikrini projelendirmiştir, bu açıdan Beni İsrail devletinin kurucusu kabul edilir.Herzl fikirlerini 1895 yılında yayınladığı ''Der Judenstaat'' isimli eserinde geniş bir şekilde anlatır.Kitabında çizdiği plana göre iki cemiyetin kurulması öngörülüyordu. Yahudi cemiyeti adını alacak birinci siyasi örgütün amacı Avrupa hükümetleri ile temasa geçip Siyonistlere Filistin'de devlet kurma hakkının tanınabilmesi için diplomatik alanda mücadele vermekti.Batı ülkeleri bu alanda ikna oluncaya kadar Yahudi Cemiyeti, Musevilik alemi adına bir hükümet gibi yürütme yetkisini kullanacaktı.Herzl'in düşlediği ikinci kurum ise Musevilerin Filistin'e göçlerini sağlamak için kurulacak bir ticari şirketti.Kitabın ilk özetleri 17 Ocak 1896 tarihinde Londra'daki The Jewish Chronicle gazetesinde yayınlandı.Kitap 86 Sahife idi.Herzl, Yahudi halkının vatanı olabilecek bir toprağın kendilerine verilmesini teklif ediyordu.Yeri önemli değildi.Önemli olan Yahudi kamuoyunun onayıydı.