Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
mesquelesBu üye YazarBu üyenin profil sayfasına git |
|
|||||||
|
Thedor W. Adorno'nun auschwitz'den sonra sanat bitmiştir dediği toplama kampı. İnsanın insana yapabileceği kötülüklerin dünya üzerindeki örneklerinden sadece biri..
Ahmet Altan'ın diğer romanlarında olduğu gibi bu romanında da herhangi edebi bir nitelik görmek mümkün değildir. Bu romanın muadili ve aşağı yukarı aynı konuyu işleyen bir roman da Simyacı'nın yazarı tarafından kaleme alınmıştır. İki yazar da günümüzde en çok okuyan kitlenin kadınlar olduğunu hesaba katarak onların tek düze hayatlarını kurgusal anlamda hareketlendirmeye niyet etmiş ve belli ölçüde bunu başarmışlardır.
Roman ilk çıktığı günlerde otobüsle Kadıköy'e gidiyordum. Yirmili yaşlarda bir kızın elinde bu kitap vardı. Öylesine kendinden geçerek okuyorduki gördüğüm manzara hala gözlerimin önündedir. Sosyal hayatın normlarına aykırı böylesi kitaplar yazıldığı dönemde belli bir popüleriteye erişse de bir kaç yıl içinde yok olup gitmeye mahkum oluyorlar.
Ayrıca yazarın kadın duygularından anladığı savına da katılmıyorum. Hepimizde aslında hep var olan yasak olana karşı duyulan aşırı isteğin kadın cinsi özelinde dışarı yansıtılmasından başka bir düşünceye rastlamak mümkün değildir romanda.
Türkiye'de daha çok öyküleri ile bilinir. Büyülü gerçeklik akımının başlangıç noktasıdır. Bugün Güney Amerika'lı ödüllü ya da ödülsüz birçok yazara öncülük etmiştir. Kitaplarla dolu bir odada yaşayan tatlı bir ihtiyar kıvamında geçirmiş olduğu hayatında başına gelen en kötü şey belki de gözlerini kaybetmesidir.
Takipçi bulunmuyor. |
Takip edilen yazar yok. |
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |