Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
yazara ve konuya göre değişen hadise..
yazarı beğenmem konuyu beğeneceğim anlamına gelmeyeceği için, ağzıyla kuş tutsa nafile, okumam..
konu ilgim dahilinde ise amenna..
sıkılanlar tarafından okunması zorunlu olmayan entrilerdir. sıkılacak kadar okumamayı akıl edemiyor olabilirler mi düşündürten konu.
okuma alışkanlığı olmayan kişiler için zorlanılan eylemdir
oraya emek harcanıp yazılıyorsa, okunmak için de bir emek vermek zor olmasa gerek
Sıkılınca ne anlamı kalır ki okumanın, en iyisi okumamak, yokmuş gibi, hiç yazılmamış gibi davranmak. Ha bu şekilde davranınca uzun yazanlar kısa yazmayacak, yine yollarına istedikleri gibi devam edecekler. Sanırım bu kadar uzun kelimeler kurunca bende uzun yazmış oldum ama uzun yazı kaç karakterden oluşuyor acaba, burasını bilemiyorum. Belki de çok kısa yazmışımdır. Bana sorularsa kısa, daha uzun da yazdığım olmuştur böyle biline. ( Gülücük)
Tanım : uzun kelimelere karşı antipatisi olan kişilerin düşüncesi olarak gördüğüm durum.
Uzun iletileri okurken sıkılanlar detaylı anlatanlardan da çabuk sıkılır.
Dinlerken dizlerini titretmeye başlarlar,
Ya da bakışları dalgınlaşır,
Esnedikleri anlaşılmasın diye yere bir şey düşmüş gibi yaparlar,
Çay içer miyiz diye konuyu dağıtmaya çalışırlar,
Ya da
olur öyle,
takmaaaa,
çok şey etme,
e ne yapıcan dünya hali
gibi kalıplarla konuyu kapatmaya çalışırlar.
Ben şöyle yapıyorum:
"O kadar detaya girme odaklanamıyorum." diyorum.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |