Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
hayatlarımızı yaktınız, yanınız. yanarken sustunuz, ölürken bir damla su vereniniz olmasın. onca cana, hayata, sesi çıkamayan hayvanlara nasıl acımadınız? nasıl elleriniz kollarınız bağlı kaldınız? uçurmadınız da söndüremediniz, günlerdir çaresiz ve muhtaç bıraktınız. ne kadar ah etsem azdır.
Yangınların bu noktaya gelmiş olmasını mideme kramplar girecek kadar üzüntüyle karşılarken, ağaçlar, hayvanlar, bitkiler, evler, doğa nasıl böyle gözlerimizin önünde yok oluyor bunun şaşkınlığı içersindeyim. Ne olur biri 'çok kötü bir rüya görmüşsün sen' desin diye bakıyorum.
sadece canımız, canlarımız değil yanan; milli servetimiz, ciğerimiz, içimiz, geleceğimiz velhasıl her şeyimiz yanıyor. orman ve içinde yaşayan hayvanlarımız, börtü böcek velhasıl o güzel varlıklarımıza bir daha asla sahip olamayacağız. elli yıl mı, yüz yıllık mıydı o ağaçlar, o ormanın oluşumu ? yerine dikilecekler ne kadar sürede o yaşa, o verime erişecekler kim bilir. hele yavrularını yanmak pahasına terk etmeyen o anaç hayvanlarımız... içimizi yakan manzaralar.
böylesi beklenmeyen bir felakete nasıl da hazırlıksız yakalandı ülkem. oysa benzer durumda komşu ve diğer ülkeler ne kadar kısa sürede olaya müdahale ettiler. benzer şekilde ülkemizdeki ilgili kurum ve kuruluşlarca olası felaketlere karşı her zaman, her türlü tedbirlerin alınıp, hazırlıklı olunması gerektiği hususu bir kez daha vurgulanması gereken durum.
yangını çıkaranlara dileğim; daha beter yangınlarda, yaktıkları bu yangınlarda telef olan o biçare canlılar misali çaresiz kalmaları. üzüntümüzün tarifi yok.
üstelik yangınlar hala bitmedi, devam etmekte.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |