Türkiye'nin memur portalı

Oturum aç Oturum aç Üye ol Üye ol Parolamı unuttum Parolamı unuttum

öncü depremler

paylaş araştır

 

  1. uzmanların açıklamalarına göre ( Sanırım Habertürk programıydı ve Naci görür açıklıyordu. )

    büyük depremin gerçekleştiği gece saat 24.00 ile depremin olduğu saat arasında bölgede art arda birden fazla sarsıntı tespit edilmiş.

    aynı gün içerisinde birden fazla sarsıntının öncü depremler olarak değerlendirilmesi gerekip gerekmediğini ya da hangi durumların bu olasılığı düşündüreceğini uzmanlar açıklarsa iyi olur aslında.

     
  2. depremölçer cihazlar hangi hassasiyette çalışıyor? ölçü skalası nereden başlıyor? ne kadar geniş alandaki depremleri doğru ölçüyorlar? bu teknolojiyi detaylıca inceleme fırsatım henüz olmadı.

    ama şu gerçek olaydan bahsetmem lazım.

    tarih 16 ağustos 1999, henüz yattık, eskişehir'deyiz. saat 22:00'ı geçmiştir ama kesinlikle 24:00 olmamıştır. (kardeşimle aynı odadayız ve odanın kapısı kırk beş derece kadar açık. her şeyi çok net hatırlıyorum. o zamana kadar deprem hissetmemişiz hayatta, sadece deprem kelimesini duymuşuz.) herhangi bir sallantı hissetmiyorduk fakat kapımız ilginç bir şekilde ufak salınımlar yapıyordu. bu olayı depreme yormak gibi bir tecrübeye sahip değildik. pencereler ve dış kapılar açık olsa rüzgardan şüphelenecektik ama o da değil. sonra konuşa konuşa uyumuşuz. saatler hızlıca geçmiş, 17 ağustosa girmişiz ve saat 03:02 olmuş. o muazzam sarsıntı duvarlardan ve çatıdan gelen gıcırtı ve çıtırtılarla evi dehşet sallıyordu. biz eskişehir'de böyle iken, gölcükteki akrabalarımız kim bilir ne yaşadı?

    kendi çapımda yaptığım araştırmalarda o gece öncü depremler olup olmadığı bilgisine ulaşamadım. kesinlikle bir sallantı oldu bizim odanın kapısını sallayan fakat depremölçerler bunları ölçtü mü? kaydetti mi? bunlar gölcük'teki büyük depremle ilişkilendirilebilir miydi? şimdi de bazen ufak ufak sallantılar hissediyoruz fakat kayıtlarda göremiyoruz.

     
  3. o geceyle ilgili tek hatırladığım anormal derecede sıcak olan hava gece olmasına rağmen kimseyi uyutmamıştı.

    yaprak kıpırdamıyor denen cinsten kıpırtısız, durgun ve sessiz bir geceydi.

    evlerin camları açıktı.

    nefes alamıyorduk.

    uyku tutmadığı için sadece uzanmıştım.

    kesinlikle bir sarsıntı hissetmedim.

    hissetseydik keşke.

    onca yıl geçti, hiç olmazsa bir erken uyarı geliştirilebilseydi.

     
Entry yazmanız için üye olmanız gerekmektedir. Üye olmak için tıklayın, üye iseniz lütfen oturum açın.