Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
smoothie olarak bilinen ecnebi icadının türk versiyonudur.
tercihe göre meyvelerin (çilek, kayısı, şeftali, muz vb) yoğurt ile karıştırılması sonucunda elde edilir.
özellikle ek gıdaya başlanan bebişler için oldukça faideli olan bir gıda olup, piyasada markası ile atış yapan pek çok benze ürüne muadildir.
daha sağlıklı, daha doğal, renklendirici ve tatlandırıcı gibi yapaylıklar içermemesinden dolayı da tercih sebebi olmalıdır.
bir de naçizane öneri; şekilli buz kalıplarında dökülür, her kalıbın üzerine de birer tane dondurma çubuğu batırılıp dondurularak tüketilmesi daha cazip hale getirilebilir.
yoğurdun içerisine istediğimiz meyveyi parçalayarak elde edebileceğimiz yoğurt türü. bu tanımdan sonra bazı yazar arkadaşlarımız yemek gurmesi ya da ahçı sanabilir. (bakınız: med-czr)
Öncelikle ahçı değil, "aşçı"...
Yoğurdun nasıl meydana geldiğine bir değineyim.
Bizim göçebe halk; yaylalarda hayvanları otlatır, sütlerini sağar, kullanabildiğini kullanır, geri kalanını ise kurut yaparmış. Kurut, sütün kaynatılıp öz suyunu buharlaştırıp, ardından gün ışığında kurutarak katı bir hale getirme işlemidir. İçinde sadece mineral, protein, yağ gibi bileşenleri yoğun olarak bulunur. sıvı miktarı artık çok çok düşüktür. Güneş ışığında kurutma işlemi yapıldığından, adı kurut olarak yerleşmiştir kaynaklarda geçen. Kurutlar kullanılacağı zaman ise suyla açılır kullanılırmış.
Gelelim yoğurda...
Yoğurt ise, bu kurut dediğimiz işlemin yapılırken ortaya çıktığı söylenir kaynaklarda. Kaynatılan ve sıvısı çektirilen sütün, belli bir sıcaklığa -ortalama 40/44 derece- düşünce mayalandığı görülmüş ve mutfağımıza kazandırılmıştır.
Son olarak ise meyveli yoğurtlar...
Osmanlı mutfağına baktığımızda, Fatih'in bile et yemeklerini, eriklerle, kayısılarla yediğini görürüz. Hatta en sevdiği yemek, literatürde geçen, kavun dolmasıdır. Yoğurtta bizim kültürümüzde önemli bir yere sahip olduğu için, halk tarlada tabanda çalışırken güç kuvvet versin diye çeşitli meyvelerle çeşitlendirerek meyveli yoğurdu ortaya çıkarmış olabilir. Atmayım değil mi? Yok atmıyorum, 1900 doğumlu dedem dahi ara öğünlerde siyah erikli, üzümlü yoğurdunu yemeden edemezdi. Bir alışkanlık olsa gerek. Oradan bağlayabiliyorum :)):):)))))
Meyveli yoğurdu da kesinlikle biz kazandırmışızdır dünya mutfağına, inanıyorum!
Sağlıcakla...
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |