Türkiye'nin memur portalı

delinin biri kuyuya bir taş atmış kırk akıllı çıkaramamış

1. Hikaye odur ki: Ünlü İslam Filozofu Behlül hiç gülmezmiş. Behlül' ü çok seven dönemin halifesi bir gün çevresindekilere: "kim onun güldüğünü görürse, duyarsa ve bunu bana haber verirse ona bir kese altın vereceğim" demiş. Ödülün haberini alanlar o günden sonra Behlül' ün yanından hiç ayrılmazlarmış. Onu güldürmek için türlü şaklabanlıklar, komiklikler yaparlar, ancak Behlül' ü güldürmeyi başaramazlarmış. Bir gün Behlül ve çevresindekiler yolda yürürken ileride bir kalabalık görürler ve o tarafa doğru yönelirler. Bakarlar ki kalabalık bir kuyunun başında toplanmıştır ve o kuyunun içine bakmaktadır. Behlül de merak edip kuyuya bakar. Kuyunun tam ortasında büyük bir taş durmaktadır. Bu duruma bir anlam veremez ve kalabalığa burada ne yaptıklarını sorar. Kalabalıktan bir adam elindeki kovayı göstererek: "delinin biri kuyuya bir taş atmış, taş kuyunun ortasında tıkanmış kalmış, ne yukarı çekebiliyoruz ne de vurup aşağı düşürebiliyoruz. Taş yüzünden kimse kuyudan su da alamıyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz şaştık kaldık" demiş. Adamın söylediklerini dinleyen Behlül kuyuya bir daha bakmış ve kahkahalarla gülmeye başlamış. Haliyle Behlül' ü adım adım izleyen ödül avcıları da halifeye koşmuş ve durumu haber vermişler. O akşam Behlül' ü yemeğe çağıran halife de merakla: "söyle bakalım Behlül seni bu kadar güldüren neydi" diye sormuş. Olayı hatırlayan Behlül tekrar gülerek: "efendim, bu gün delinin biri kuyuya bir taş atmış, taş da kuyunun ağzında tıkanmış kalmış. Kuyunun başına kırk kişi toplanmıştı ama bir delinin attığı taşı kırk akıllı çıkaramıyordu, buna gülünmez de ne yapılır" demiş...

    
   • paylaş kısa yol
   • 09.09.2018 17:31
     endoplazmikmemurum
   • beğendim
   • şikayetçiyim