 Türkiye'nin memur portalı |
 Oturum aç
 Üye ol
 Parolamı unuttum
|
Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç
Üye ol
Parolamı unuttum
|
ekibiyle gemiye binip 5 senelik bir geziye çıkan, güney ve kuzey Amerika da rastladığı hayvanların yaşamlarını inceleyen, kaya ve fosillerden çok özel koleksiyonlar oluşturan evrim teorisini ortaya atan bilim adamı.
avustralya'ya seyahati sırasında canlıları incelerken evrim teorisini kafasında belirleyen, bu durum için yazıp yazmama konusunda kararsız kalan fakat daha sonra farklı bilim insanlarının evrim konusunda makaleler yazması sonucunda eserini yazan İngiliz biyolog.
kendisinin yolculuk amacı ise tanrının varlığını ispat etmektir.
bir deli bir kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış atasözündeki deli. ortaya attığı görüş bilim dünyasını tamamıyla ikiye bölmüş durumdadır. bir tarafta evrim görüşünü savunan bilim insanları bulunmakta diğer tarafta ise yaratılışı temel alan akıllı tasarım görüşünü savunan bilim insanları bulunmaktadır. özellikle evrimci kesimin türlü spekülasyon ve propagandalarına rağmen evrimin su götürmez bir bilimsel gerçek olduğu halen ispatlanabilmiş değildir.
en önemli görüşü doğal seçilimdir. orijinal ismi olan natural selection'a göre bir tür içinde genetik çeşitlilik bulunmakta ve buna varyasyon denilmektedir. bu varyasyonlardan ortama şartlarına uyumlu genlere sahip bireyler hayatta kalmaktayken ortama uyumlu olmayan varyasyona sahip olmayan bireyler ise yaşam sahnesinden silinmektedir. örnek olarak: bir bölgede yeşil ve boz renklere sahip bireyleri bulunan bir çekirge populasyonu düşünelim ve bu populasyonu habitatı yani yaşam alanı yeşil renkte olsun. çok açık şekilde anlaşılacaktır ki boz renkli çekirgeler kendilerini avlayacak diğer canlılar tarafında daha kolay avlanacaklardır, çünkü ortamda kendilerini kamufle etme şansları azdır. bu avlanma sürecinin uzadığını düşünürsek belli bir süre sonra boz renkte çekirge belki de hiç kalmayacaktır. buraya kadar hemfikiriz. peki, geriye kalan yeşil çekirgeler artık başka bir tür canlı mıdır yoksa hala çekirge midir? sahip olduğu genetik varyasyondan ortama uyum sağlayan ne kadar kalıtsal özellik seçilirse seçilsin sonuçta çekirge çekirge olmaya devam edecektir. belki daha iyi zıplayan çekirge türü olacaktı ancak yine çekirge olarak kalacaktır. bu yöntemin yeni türler oluşturabileceğini söyleyebilir miyiz?
kendisinden sonra düşüncelerinin temel alınarak oluşturulduğu sosyal darwinizm görüşü ise 'insanın biyolojk varlığı sebebiyle çatışmayla ilerleyebileceği' iddiasına dayanır. bu görüşe göre savaş bir manada kaçınılmazdır ve görüş 1. dünya savaşı'na zemin hazırlamıştır.
Bilim ve sanat bir kuşun kanadı gibidir. Bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar. Uçamayanlar ise tavuk olur.
'Tavuk toplum', önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz.
sözünün sahibi bilim insanı.
creation isimli filmde, türlerin kökeni isimli çalışmasının yazım aşamaları ve yayımlayıp yayımlamama ikilemi pek güzel işlenen bilim adamı.
Klozetteki yaptığı pisliğe sifon çekmeyen adamların eleştirdiği büyük insandır. Dincilerin ve adnan oktarın 1 numaralı düşmanı.
bir kesimin sahte peygamberi
ilahi bir referanstan değil direkt olarak müritleri tarafından kendisine peygamberlik atfedilmiş olmasından dolayı sahtedir.
evrime tapan müritlerinin mottosu bilimi veya bilimselliği dayanak almak iken
sapiens, türlerin kökeni gibi kutsal kitaplarının ne bilimle ne de bilimsellikle alakasının olmaması, ilgili müritlerin ise bunun farkında bile olamayacak bir cehaletle bilimin neferi olduklarını iddia etmeleri de ayrı bir enteresan, ayrı bir komedi, ayrı bir ironi.
dinibütün evrimcilerin yoldan çıkan sapkınlara uyup sahte peygamberlere, sahte kitaplara, safsatalara değil gerçekten bilimselliğe yönelmeleri gerekir, çünkü;
gerçek evrim bu deel.
dinibütün evrimciler içim amme,
gerçek evrim için başlanması gereken nokta
Galapagosta değil de bazı semtlerimizde çalışsaydı teorisini daha da renklendirebilirdi dediğim bilim adamı
1859' da yayımlanan "türlerin kökeni" (origin of species) adlı eseri ile bütün canlıların otak bir atadan geldiği tezini ortaya atan ve bu tezi ile salt doğa bilimlerde değil sanatta, edebiyatta, felsefede, sosyolojide de etkili olan bilim insanıdır. hem tıp hem de teoloji eğitimi almıştır.
Darwin' in "türlerin kökeni" adlı kitabı, sol yayınevinden çıkan üstelik eksik bir çeviri ile çıkan baskısıyla sıkıcı ve okuması zor bir kitaptı. Yine de yok zamanda emeğe saygı duymak lazım. Fakat bu kitabın güncel çevirisi-baskısı 20017' de alfa yayınları tarafından yapıldı. spesifik bir ilginiz yok ise; elbette buda ağır ve sıkıcı gelebilir. Böyle de olsa; "darwin'e ayıracak hiç zamanım yok!" diyenlere bile yine Alfa Yayınlarından çıkan, Charles Darwin' in anı ve mektuplarından derlenen yani bizzat Darwin' in kendisini anlattığı "Yaşamamım" adlı kitabı tavsiye ediyorum. 147 sayfalık bu kitap sabahtan öğlene kadar kolayca okunabilecek ince akıcı bir kitap. Darwin, hatırladığı ilk çocukluk anısından başlamak üzere hayatından kesitler anlatıyor.
Darwin' in hatırladığı ilk anısının 4 yaşındayken bir "inek" ile ilgili olduğunu okuduğumda çok gülmüştüm. Ne olacağı belliymiş. "Adam olacak çocuk" lardanmış!
| İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |