Türkiye'nin memur portalı |
Oturum aç Üye ol Parolamı unuttum |
benim gibi sonradan görmeler için suçluluk psikolojisine sokan tutkudur.
ilkokula giderken en fazla üç dört gün dayanan plastik ayakkabılardan giyerdik. kağıttan az hallicelerdi. diken batmasıyla içine su alması sıradan olaylardandı. çoğu zaman ayak yalın yürümeyi tercih ederdik. zaten farkı yoktu ha çıplak ayakla yürümüşsün ha onu giymişsin.
ama bazen biraz daha kalın plastikten üretilen mavi renk dora ayakkabılardan alırdı bizimkiler. o zaman en az bir ay dayanma ihtimali olurdu. bende de dünyayı almışlar sevinci... çünkü ayağım çizilmeden, yaralanmadan yürüyebilirdim.
şimdi ne zaman pahalı bir ayakkabı alacak olsam içimde bir vicdan azabı... genlerime işlemiş bu his, benden burjuva olmaz. bir yazıda okumuştum, nerede ne dolayısıyla hatırlamıyorum ama şöyle diyordu mealen;
insanların sınıf atlayabilmesi için en az üç kuşak gerekirmiş. kazancı artıp, refah düzeyi yükselse bile insanın kültürel olarak o düzeye gelmesi birkaç nesil gerektiriyor. yani bu durumda belki torunlarımın çocukları vicdan azabı duymadan keyif sürebilirler.
İletişim | Künye | Reklam | Sitene ekle © 2024 MN Yazılım |