Türkiye'nin memur portalı

an itibariyle emin olduğum hazin durum.

az önce bir haber başlığına;

''enflasyon farkı zam değildir. enflasyon farkı + zam olursa zam olur. yüzde 3.5 zam verdik diyorlar, sonra enflasyon yüzde 5 çıkıyor, arayı kapatıyoruz diyorlar, işte bunun adı zam olmuyor. maaşının yerinde sayması oluyor en fazla. piyasanın en ucuz mal satan marketi bim'den bildiriyorum.. burada enflasyon yüzde 30 a yakın. varın gerisini siz hesap edin.. işçiye emekliye var memura yok. ne güzel istanbul.''

diye yorum yaptım. yorum popüler yorumlar sıralamasında 1. sıraya oturdu 3 saniye sonra anında 282 eksi oy gelerek popülerlikten düştü.

memurlar net, enflasyon farkını zam olarak lanse etmiş. böyle rezalet görülmemiştir.

savaş ekonomisiyle ayakta duran, meslek olarak askerliği seçmiş göçebe bir topluluktur.

bu tip devletler, istilacı, yağmacı, bozguncu olarak nitelendirilse de dünya tarihinde doğu ile batının etkileşim kurmasında büyük rol oynamışlar, günümüz konjektürünün oluşmasında büyük pay sahibi olmuşlardır.

ayrıca alp er tunga destanı bu topluluğun bir destanıdır.

sosyolojik bir türkiye problemidir.

''memur yatar'' algısı zihinlere hangi dönemde yerleşti bilmiyorum lakin bizim dönemimizde bu görüş hükümete sirayet etmiş gibi görünüyor.

toplum, çocuklarına sürekli ''memur ol'' diktesini aşılarken bir yandan da memuru işe yaramaz, hiçbir işin elinden tutmaz, hantal bürokrasinin sebebi olarak görüyor. basının yansıttığı '' en düşük memur maaşı'' algısına aldanıp hükmünü veriyor. bi kere ben 10 yıllık bekar bir memur olarak hiçbir zaman gazetelerde gördüğüm en düşük memur maaşını alamadım.

bir kısım kaymak tabaka ekonomik refaha ulaşmışken bizim bu denli zorluk yaşamamız akla mantığa sığmıyor.

ve en kötüsü memur itibarsızlaştırılıyor. memurun itibarsızlaştırılması vatandaşın devlete olan güvenini zedeliyor.

hayat kısa, kuşlar uçuyor..

tüm seçim manifestolarını okuduktan sonra tanık olduğum yürek burkan sorunsal.

polis, öğretmen, hemşire, imam tamam eyvallah bunlar toplumla iç içe görevliler lakin genel olarak 657 çalışanlarına ekonomik bir vaad yok. 12 milyon emekliye ikramiye verilirken 2.600.000 memura hiçbir şey yok. işçi, memurun iki katından fazla alırken, ve dahi senede 4 ikramiye alırken memura kes sesini..

bu anlayışın yerle yeksan edilmemesindeki temel unsur genel olarak memurların '' aman işimi kaybetmeyeyim'' korkusu sakin mizacı ve en önemlisi renginin sarı olduğunu düşündüğüm sendikalara üye olmasıdır.

an itibariyle ortalama bir memur 2800 tl maaş almakta, bu da yoksulluk sınırı olan 5600 tl'nin yarısına tekabül etmektedir.

devlet çalışanının yoksulluk sınırının yarısı kadar maaş aldığı ülkeleri bilen bir arkadaş varsa açıklasın.

tanrıya kavuşma şenliği olarak adledilebilecek bir durum. velhasıl kelam ölüm vuslatın son bulmasıdır kimilerince.