Türkiye'nin memur portalı

80'lerde geçen ve sevimli dört çocuğun başlarından geçen fantastik olayların ele alındığı şeker bir dizi.2.sezonu beklenmekte.

Yuval Noah Harari'nin ne iyi etmiş de yazmış dediğim kitabı. Sağ olsun sonrasında homo deus'u da yazdı.insanlık tarihine meraklı olan beni oldukça bilgilendiren bu kitap insanlık tarihini dört

kısımda incelemiş.

birinci kısım:bilişsel devrim

ikinci kısım:tarım devrimi

üçüncü kısım:insanoğlunun birleşmesi

dördüncü kısım:bilimsel devrim

son söz olarak da tanrılaşan hayvan (hayvanlaşma diye bir şey yok yani)

kitapla ilgili uzun bir inceleme yapamasam da birkaç konuya değinmiş olayım.

tarım devrimi için:

''akademisyenler bir zamanlar,tarım devriminin insanlık için ileriye atılmış büyük bir adım olduğunu iddia ettiler.insan zekasıyla gerçekleşen bir ilerleme hikayesi anlattılar.buna göre evrim kademeli olarak giderek daha zeki insan yarattı.sonuçta insanlar o kadar akıllı hale geldiler ki,doğanın gizemlerini çözdüler ve bu sayede koyunları evcilleştirip buğdayı ekebildiler. ve çok kısa süre sonra da, bir şekilde acımasız,tehlikeli ve savaşçı avcı toplayıcı yaşamlarını memnuniyetle bırakıp,hoş ve dingin çiftçi yaşama geçtiler.

bu hikaye tamamen fantastiktir.insanların zamanla daha zeki olduklarına dair hiçbir kanıt yoktur.avcı toplayıcılar doğanın sırlarını tarım devriminden çok önce de biliyorlardı,çünkü hayatta kalmaları topladıkları bitkiler ve avladıkları hayvanlar hakkında çok detaylı bilgi sahibi olmalarına bağlıydı. tarım devrimi yeni ve kolay bir yaşam yaşam biçimi sağlamaktan ziyade ,çiftçilere genellikle avcı toplayıcılarınkinden daha zor ve daha az tatmin edici bir yaşam oluşturdu.avcı toplayıcılar zamanlarının daha büyük bölümünü, çeşitli ve insanı zihinsel olarak uyaran faaliyetlerle geçiriyorlardı,ayrıca açlık ve hastalıkla boğuşma ihtimalleri de düşüktü.tarım devrimi insanlığın elindeki toplam gıda miktarını kesin olarak artırdı ancak daha iyi beslenme veya daha çok keyifli zaman yaratmadı. daha ziyade nüfus patlamasına yol açarak şımarık seçkinler yarattı. ortalama çiftçi ortalama avcıdan daha fazla çalışarak karşılığında daha kötü besinlere sahip oldu. tarım devrimi tarihin en büyük aldatmacasıdır.''sayfa 91

modern dünyanın(!) oluşmaya başladı dönemi tarım devrimiyle başlatmış.iyi de bak ne oldu tadında.

sonrasında hayali düzenler,hayali kurgular. kitapta komünizm,kapitalizm de din olarak görülmüş ve şöyle işlenmiş:

''modern çağ liberalizm,komünizm,kapitalizm,milliyetçilik,nazizm gibi yeni birtakım doğa dinlerinin yükselişine tanık olmuştur.bu inançlar kendine din değil,ideoloji adını verirler ama bu sadece anlambilimi ilgilendiren bir çabadır.din insanüstü bir düzene olan inanca dayanan bir insani değerler ve normlar sistemiyse, Sovyet Komünizmi İslamdan daha az din değildir. islam elbette komünizmden farklıdır;dünyayı insanüstü düzeni kadiri mutlak bir tanrının yarattığına inanır.oysa sovyet komünizm tanrılara inanmaz.öte yandan tanrılarla pek alakası olmayan budizmi ise din olarak sınıflıyoruz.budistler gibi komünistler de insanın eylemlerini yönlendirmesi gereken,doğal ve engellenemez yasalara dayanan bir insanüstü düzene inanıyorlardı.'' sayfa 228

ve daha yazılacak yorumlanacak birçok şey. bir kere daha okumak lazım.

Son zamanların en iyi Türk filmlerinden biri.Film psikolojik gerilim havasında olup , devlet-düzen-itaat-iktidar ilişkilerini çok iyi işlemiş. Kafaların çekildiği, küfürün eksik edilmediği filmde, 'Kürt nerede!' sorusu düşündüren cinsten.

Beni güldüren kitapların yazarıdır.Yıllar öncesinde elime geçen Oğullar ve Rencide Ruhlar (Alper Kamu-Albert Camus) kitabıyla beni kendisine bağlamış ve tüm kitaplarını kahkahalar eşliğinde okutmuştur bendenize.''Edebi değil'' bıdı bıdılarına aldırmadan keyifli vakit geçirmek isteyenlere önerilen eğlenceli yazar.Son kitabı Kan ve Gül her ne kadar beklentilerimin altında olsa da Nirvana'ya bölüm başı selamı ayrı bir hoş.